PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
ABD ELÇİSİ D. SATTERFELD'İN BEŞLİ (CHP/İYİ PARTİ/HDP/TÜSİAD/EKREM İMAMOĞLU) KOMBİNİ
Tekin Öget
YAZARLAR
20 Aralık 2021 Pazartesi

ABD ELÇİSİ D. SATTERFELD'İN BEŞLİ (CHP/İYİ PARTİ/HDP/TÜSİAD/EKREM İMAMOĞLU) KOMBİNİ

 

 

1. CHP

Kuruluşundan beri vesayetçi bir siyaset kodlamasıyla, yıllardır ülke için de tüm siyasete mutlak güç gördükleri ordu ile müdahale (DARBE) geleneklerinden hiç vazgeçmeyen CHP hala bu anlayıştan vazgeçmişte değil. Lakin CHP ve zihniyetinin göremediği gerçek şu, bugün kendini güncelleyen ve gerçek kodu millet olan ve milletinin ordusuna dönüşen TSK'yı arkalarına alamadıkları için başka kanallar bulup aynı tarz siyasete, ilkesiz ve etik dışı yollarla devam etmek gibi, genetik KANGREN olmuş adı VESAYET olan ve bir türlü iyileşmek bilmeyen hastalıklarının onları siyasi ölüme hızla yaklaştırdığı gerçeğini görememeleridir. Kumpas ve kasetle gelen Genel Başkan Kemal KILIÇDAROĞLU, izlediği iftira ve fitne siyaseti ile ATATÜRK CHP'Sİ Nİ iyice uçurumun eşiğine getirmekle kalmayıp, CHP'NİN TÜRKİYE Cumhuriyeti Devleti için bir BEKA sorunu haline gelmesine de vesile olmuş bunu da başarmıştır. Toplum artık CHP 'Yİ ülke için herhangi bir terör örgütü den farksız görmemektedir. CHP iktidar partisinin ülkenin milli menfaatlerine olan milli konular için yaptığı her hizmeti doğru bulsada yine de TBMM kürsüsünden sırf muhalefetçilik oynamak için kötülemekte bile behis görmemektedir. CHP olarak CHP Genel merkez binalarının üst katlarında, karanlık yapılar ve karanlık olan insanlarla, gayri ahlaki ve ülke için ihanet olabilecek, hatta ihanet olan konularda gizli görüşmeler yapıyor olmaları artık bu milleti şaşırtmıyor. Bir taraftan ABD elçisiyle, bir bakıyorsun TÜSİAD'la, diğer taraftan ülke iktidarını tehditle yıkmaktan bahseden kirli ABD kuruluşlarıyla temaslar, yetmiyor parti içi vekiller ve sorumlularının ülkeye NATO müdahale sesleri, bir yandan AVRUPA Birliği’nden ülke iktidarına yaptırım yapmaları çağrısında bulunabilecek kadar gayri milli duruş hal ve hareketler sergileyebiliyorlar. Güya bunu da sözde ATATÜRKÇÜ reflekslerle yaptıklarını utanmadan diyebiliyorlar. Ey CHP CV'NİZ o kadar hainlik, ihanet ve zalimlik dolu ki, unutmayın bu millet sizin ciğerinizi çok iyi biliyor. Yani gerçeği ihanet ilişkilerinizi görüyor ve söylediğiniz yalanları yemiyor yemez. Yol yakınken aklı melekesini yitirmiş zihni KANGREN olmuş bir genel başkanın peşinden gitmeyi bırakın ve bu yanlıştan dönün...

2. İYİ PARTİ

Geçmişleri sözde Türk milliyetçiliği olan ve öncesi MHP'de siyaset yapan lakin FETÖ/PDY terör örgütünün MHP'ye yapmış olduğu kumpasla iyot gibi açığa düşüp, MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİNE layık olmayanların dışarıdan aldıkları destekle bir araya getirilip kurdukları iyi partiden biraz da söz edelim. 28 Şubat POST/MODERN darbenin içişleri bakanı Meral AKŞENER geçmişi şaibelerle dolu bir içişleri bakanlık süreci ve bu süreçte yapmış olduğu yanlışları stajyer bir bakandım açıklamasıyla geçiştiremez. Zira o dönemler fetö/pdy örgütü liderinin de teveccühlerine mazhar olmuş birinden bahsediyorum. Bugün kendisine kurdurulan parti ile milliyetçilikten çok uzak müstemlekecilik yolu izleyen bir partinin genel başkanı ay için de ABD elçisi ile 2 kez apar topar birincisi ABD elçilik binası, ikincisi de İYİ Parti genel merkez binası olmak üzere karşılıklı gizli kapaklı görüşmeler yapıyor. Yani normal bir durum değil. ABD elçisi D. STARFELD ile görüşme yapması ve AKŞENERİN bunu kamuoyuna izahatta bile doyurucu bir bilgi ve açıklama yapamaması sanki kendine ABD elçisi vasıtasıyla olası emirler verildiği şüphesini güçlendirmekte. Sanki 2023 Haziran seçimleri öncesi her ihtimale dönük olası bir hazırlık yapılıyor. Senaryo ve roller dağıtılıyor oda alacağı rol için yönetmenle görüşmede ve set çıkışıda tıpkı 15 Temmuz öncesi gibi çıkıp ben Başbakan olacağım benzeri bir çıkış yapmasıda her an kapıda. Bence olur (MU) olur. Der (Mİ) der...

3.HDP

Açıkça terörle arasına bir mesafe koymayan, aksine oradan aldığı cesaret ve güvenceyle KÜRT seçmenleri ve halkı üzerin de bir baskı kuran, iradelerine ipotek koyan bir parti, bugün demokratikleşmekten ve demokrasiden, hele de özgürlükten asla bahsedemez. Kendilerine sözde Atatürkçü ve milliyetçi diyen cephelerin millet ittifakı adı altında HDP ye teslim oluşları başlı başına üniversiteler ve araştırmacılar açısından ayrı bir TEZ konusudur. Yıllarca siyaset arenasında olacak ama asla Kürt sorunu var dediği konuda asla sorumluluk almayacak ve Kürt vatandaşlarının devlet ile barışık yaşamasına da asla tahammül edemeyecek! Sizce de bu çok saçma değil mi? Yıllarca kendilerine zulm yapan yok sayan CHP zihniyetini bugün kurtarıcı görme noktası ve asla bir araya gelmeyeceğiz dedikleri, sözde milliyetçi İYİ parti ile aynı çizgiye gelmek ise işin ihale boyutunun, ne kadar büyük olduğunun ama işin merkezinde ise KÜRT vatandaşlarının olmadığının da en büyük delili ve kanıtıdır. HDP şu an izlediği bu strateji ile celladına aşık mahkûm modundadır. Bu süreç te Ayhan BİLGEN'İN istifası bu kirli ittifak hareketinin olası derinliğini görebilmemiz açısından çok önemlidir. Eğer ortada bir yanlış veya yanlış giden bir şeyler yoksa, Ayhan BİLGEN durup dururken, neden istifa etsin!

4. TÜSİAD

Bugün geçmişi darbelere finansal destek vermekle ve darbe borazancılığıyla geçen, sözde sivil toplum ve STK gibi dernek statüsü taşıyan bir oluşum olan TÜSİAD, çıkmış milletin iradesi ile seçilmiş iktidara ve onun Cumhurbaşkanına karşı ekonomik uyarı kılıflı içi tehdit ve şantaj dolu darbe kokulu bir bildiri yayınlıyor. Olacak iş değil. Ne hikmetse bu kamikaze hareketi de yine ABD elçisi D. Satterfeld ile görüşmelerinin ardından olası bulduğu ilk fırsatta yapıyor. Asli işleri üretim yapmak olan bu dernek ve onun başkanı üstelik kendisine telefon açıp talimat veren CHP genel başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU görüşmesinin arkasınada denk getiriyor. yani ABD ve elçisi ile CHP  genel başkanına ben talimatı aldım gereğini yaptım sıra sizlerde der gibi. Sicili bozuk bu sözde TÜSİAD denen iş insanları kılıflı derneğin acilen KAPATILMASI ve bu bildiriyi yayınlayan ve emrini verenlerin de hukuk yoluyla ifadelerinin alınması suçları karşılığıda ceza almaları gelecek adına caydırıcı olacaktır. Devlet masaya yumruğunu bugün vurmaz ise bu TÜSİAD denen DARBE FİNANS örgütü bu ülkeye daha çok bela olacak demektir.  

5. İBB BAŞAKANI EKREM İMAMOĞLU 

Görevi bir şehrin belediye başkanı olunca şehrin sorunlarını çözmek olan bir şahısın sürekli ulus arası alanlarda kendini gösterme gayreti ve belirli periyodik aralıklarla yabancı ülke elçileriyle sık görüşme trafiği insan da mutlaka bir kuşku uyandırmakta. Sahi normal görevi ve rutini dışındaki bu görüşmelerin sebebini açıklayabilir mi? ülkesini yabancılara şikâyet edebileceği her platforma koşa koşa giden bir belediye başkanını da ilk defa görüyoruz. Bir devlet projesi olan kanal İstanbul için bir bakıyorsun ülkesini şikâyet ediyor yetmiyor işi yapacak ülkeler olabilir hesabıyla ülke elçilerine sesleniyor ve iş yapacak ülkelerin firmalarını tehdit etme cüreti gösterebiliyor. Kimsede buna arkadaş sen kimsin ki bu şekilde konuşuyorsun diyemiyor. Akıl alır gibi değil. İşte bu zat ta ABD elçisiyle gizli kapaklı ama içi hesap dolu bir görüşme yapabiliyor. Belli ki ileriye dönük bir hesap. Araların da şehrin sorunlarını konuşmadıkları ayan beyan ortadadır. Tek gündem maddeleri 2023 haziran seçimleri ve olası kaybetmeleri durumunda ERDOĞAN ve Cumhur ittifakı zaferine karşı şehirde çıkması kuvvetle muhtemel GEZİ benzeri bir İHANET kargaşasının alt yapısında belediyeye düşecek görevin ifa şekli ve ayrıntıları olsa gerek. Yakın da çıkar kokusu...

ABD VE ELÇİSİ

Osman KAVALA'nın fetö darbesinin finans ve akıl verici iddiasıyla mevcut deliller karşılığı tutuklu yargılandığı dava öncesi 10 ülke elçileriyle ortak imzalı bildiri yayınlayan ve bunu bizzat kaleme alan D. Satterfeld sonrasında dur durak bilmeden Türkiye’nin içişleri olan her konuda her taşın altından çıkmaya devam ediyor. Aslın da istenmeyen elçiler ilan edildiklerinde derhal deport edilmeli ve hakkında gereği yapılmalıydı. Bu işlem yapılmadığı için aldığı talimatlar gereği bu elçi denen ajan sözde bu ülkenin muhalefet partileri ve onların liderlerini ayaklarına çağırıp bazı talimatlar verme cesareti göstermekte. İyi parti Meral AKŞENER, CHP Kemal KILIÇDAROĞLU, HDP eş başkanları Sezai TEMELLİ ve Pervin BULDAN, TÜSİAD başkanı Simone KASLOWSKİ ardın da son olarak İBB başkanı Ekrem İMAMOĞLU ile görüşmeler yaptı. Peki bu görüşmelerin arka planı ve bizim bilmediğimiz noktaları nedir? Neden bir basit elçi, bu düzeyde üst düzey sık görüşme trafiğine girdi? Asıl soru ABD elçi D. SATTERFELD, Meral AKŞENER, Kemal KILIÇDAROĞLU, Simone KASLOWSKİ, Sezai TEMELLİ Pervin BULDAN, Ekrem İMAMOĞLU'ndan bu görüşmeler sonucu beklentisi nedir? Bu soruların cevabını bekleyip bu isimlerin yapacağı hal ve hareketler ve de yapacakları açıklamalar ile sergileyecekleri eylemler ile çok yakın da öğreneceğiz.

ihanet için ilk fişeği TÜSİAD ve başkanı Simone KASLOWSKİ attı. 

Sıra gerisinde... 

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 24 Aralık 2021 Cuma 01:38
adını açıklamak istemeyen bir turizm şirketi elemanı kaynaktan kesin bilgi: Saudi Arabia, Katar, BAE, Malaysia uçak biletleri en geç altı ay sonrasına kadar satılıyor. Sonrası blok olarak satın alınmış ve karaborsaya düşmüş. Hacca gitmek için hazırlanan müminler bile bilet bulamıyorlar. Cenâb-ı Allah sonumuzu hayırlara çevirsin.
 Misafir
 22 Aralık 2021 Çarşamba 08:58
Çok yanlı yazdığınız aşırı belli!
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime