PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Seçim olursa çok şaşıracağım!
Talat Atilla
YAZARLAR
1 Mayıs 2018 Salı

Seçim olursa çok şaşıracağım!

 

 
Köşemi takip edenler, “erken seçim olur, üstelik nisan da ve bahçeli açıklar” diye yazan bu satırların yazarının yukarıda attığı, “Seçim olur (mu) ?” başlığını yadırgamasın.
Çünkü, 14 Mart’ta, “Erken seçim kararı açıklanır” dedim.
Erken seçim OLUR” demedim.
Türkiye, MAYIS-HAZİRAN aylarını iç kargaşa ve dış saldırılardan koruyabilirse, bir daha bu kadar yürekten gelmeye cesaret edemezler. O denli ağır bir iki ay geçireceğimizi düşünüyorum.



MAYIS VE HAZİRAN
Türkiye bu iki ayda ÇOK AĞIR, ÇOK YÖNLÜ saldırılara uğrayabilir.
Bombaları patlatmak, ağır suikastlar ve İÇ SAVAŞ getirmek (Allah korusun) isteyenlerin MAYIS-HAZİRAN aylarında harekete geçme ihtimalleri ÇOK YÜKSEK…
Bu Mayıs ve Haziran’a DİKKAT çekmeye ilerleyen satırlarda devam edeceğim.
Kıdemimi ve haddimi aşan sözler söylemekten Allah’a sığınırım. Elbette kader ve elbette siyaset bu satırların yazarının mütevazı öngörülerine göre şekillenmiyor.
Puzzle parçalarını yapıştırıyorum, bazı bilgileri boşluklara doldurarak ilerliyorum.
Madem akıl Allah’ın verdiği bir nimet. Ve aklı kullanmamak nimete hürmetsizlik…
Nimete hürmet için aklımı kullanmaya çalışıyorum…
Başka bir vatanımız yoksa; onu korumak için erken alarm zillerini çalmak…
Falanca ne der, filanca ne der gibi sığ duygulardan arınarak yazmak; bu satırların yazarının bu topraklara borcudur.
 
Erken seçim kararının HAYATA geçmesini engelleyecek ÇOK CİDDİ engeller görüyorum.
 
Şunu sormak hakkınız tabi;

NELER OLUYOR? NE OLACAK?  

Kimler? Neden böyle istiyor? Ne yapabilirler?
Ve neden şimdi?
Bu güçlü sorular, güçlü yanıtları hak ediyor.
Berrak yanıtlar vermeye çalışacağım.
Şuradan başlayalım…
Siz, milyarlarca dolarlık bir yatırımla şahane bir şehir kuracak kadar kudretli olsanız. Ve o şehrin garibanları bir kibritle sizin kurduğunuz o kenti ateşe verse, siz bu yangını sadece seyretmekle mi yetinirdiniz?
Bakkaldan para üstünü bile almadan gitmeyen insan fıtratına ters değil mi bu durum?
Dışarıdan bahisle açayım biraz…
 
ABD, Ortadoğu’da milyarlarca dolar yatırımla kendine bir terör şehri inşa etti.
Türkiye o şehri yakamasa bile, kenar mahallelerini ateşe verdi.
PKK, devlet olsun dediler.
Ol(a)madı!
DEAŞ, devlet olsun dediler.
Ol(a)madı!
15 Temmuz’la yandan değil, direkt geldiler!
OLMADI! OLAMAZDI DA!
Tüm güçleriyle İslam coğrafyasının kalbine demir atanların piknik yapmaya gelmedikleri sizce de kesin değil mi?
Onları bu coğrafyada durduran, daha gerçekçi olursak;
Yavaşlatan hangi devlet?
TÜRKİYE…
Onlar almadan gitmemeye, biz ölmeden vermemeye kararlıyız!
Öyleyse çarpışma muhakkak.
İhtiyatsız kelimelerden hoşlanmam ama ÇARPIŞMA MUHAKKAK!
Şu soru mutlaka aklınıza gelmiştir.
Anladık ama neden şimdi? Neden seçim zamanı?”
Doğrusu en kritik, içindeki yanıtlardan onlarca soru çıkabilecek soru tam da bu.
Neden seçim zamanı?
İlk bakışta 3 temel nedeni var…

1.Öngörüle(n)mez bir seçim sonucu!
2.ABD ve İngiltere eksenli ana güç unsurlarının, Türkiye’yi işgal ve Türk siyasetini dizayn etme planında son aşamaya gelinmesi!
3.Avrupa ve Batı ile iş birliği yapan Türkiye içindeki işbirlikçi unsurlardaki teyakkuz halinin zirve yapması!


Ve son işaret fişeği daha geldi.
Beraber okuyalım…
İngiltere'de yayınlanan Financial Times gazetesi başyazısında, 24 Haziran'da sandığa gidecek olan Türkiye'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın otoriter yönetim biçimini giderek daha ciddi biçimde hissettirmeye başladığını ifade ediyor ve 'Batılı ülkeler Erdoğan üzerindeki baskıyı çok daha önceden artırmaya başlamalıydı' diyor
 
Bu yazının meali, en kritik kelimesi şu;
'Batılı ülkeler Erdoğan üzerindeki baskıyı çok daha önceden artırmaya başlamalıydı'
Yani…
Geç kaldınız, filimi hızlı sarın!” diyorlar.
 
MAYIS-HAZİRAN aylarına yeniden dönersek…
Erken yapılan duble seçim var.
Yalnız Türkiye’yi değil, Ortadoğu’nun bir bölümünü de domino edecek bir BAŞKAN seçilecek.
Türkiye’nin dikkatini hem Ortadoğu da, hem de içeride dağıtmak için bazen eş zamanlı, bazen zaman ayarlı bombalar patlatmayı mutlaka deneyecekler.
İç karışıklık için de suikastleri…
Neden şimdi?
Çünkü cepheleşme duygusunun zirve yaptığı ve çok şeyi değil, HER ŞEYİ DEĞİŞTİRECEK bir seçim var kapımızda.
Anayasa Mahkemesi dahil, her türlü ortamı gerecek hareketlenmeleri bu MAYIS-HAZİRAN ayında yaşama ihtimalimiz çok yüksek.
Ve bu ortamda Türkiye seçimi gerçekleştirirse, çok şaşıracağım!
MAYIS-HAZİRAN da sokak çatışmaları olmazsa, belki 10 sene daha bu ihtimal ortadan kalkar.
Hiçbir konuda bu kadar yanılmayı arzu etmedim.
İnşallah yanılırım.
 
 
 
 
 
 
 
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 6 Mayıs 2018 Pazar 11:24
geçen yıl henüz kurgulanmış referandum yapılmadan önce 17 Şubat tarihli bir makalesi var Prof. Ramazan Demir'in kişisel sayfasında ve bir haber portalında (habervis.com) , "TEK ADAM TUZAĞI", olacakları BAĞIRIYORdu. Bu sayfalar dahil birçok yerde belirttim, yazıyı AKP-RTE yanlısı bildiğim pek çok dostuma, yakınıma gönderdim. Pekçoğu bana küstü, selâmı kesti. Kehanet değil yazdıkları. Baştakilerin kendi ÖZ çıkarı için ülkeyi germesinin hangi dış güçlere yaradığını yazdığından yandaşları kızdırdı.
 Misafir
 6 Mayıs 2018 Pazar 02:14
AKP’nin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) temsilcisi avukat Recep Özel, imzacı seçmen listelerini incelemek için isteyeceklerini belirterek “Bunların gizliliği olmaz. Bizim bunlara itiraz hakkımız var. Bunun için 100 bin imza veren seçmenin yeterliliği olup olmadığı konusunu incelemek için bunları isteyeceğiz, ona göre itiraz edeceğiz” dedi. Demokrasiye inanmışların partisi AKP'ne "yakışan" da CB adaylarının 4 YILLIK ÜNİVERSİTE DİPLOMASI olup olmadığını değil, adaylar için imza verenleri soruşturmak.
 Misafir
 3 Mayıs 2018 Perşembe 01:19
"Seçim olursa çok şaşıracağım!" diyor Talât Bey, bence de öyle, baksana DAKİKA BİR GOL BİR: "Anayasa Mahkemesi (AYM), CHP’nin 24 Haziran seçimleriyle ilgili seçim güvenliği itirazını esastan görüşme kararı aldı", belli ki kaybedeceği seçimi iptal ettirmenin yollarını açıyor birisi. AYMdekiler onun buyruğundan çıkmazlarsa işler hepten karışacak, asıl ona dikkat çekmesi gerekirdi Talat Bay'in. Baştakileri "AKL-I SELİM"e davet etmeliydi, hiç dinleyen olmasa bile TARİHE NOT DÜŞMEK İÇİN yapmalıydı...
 Misafir
 3 Mayıs 2018 Perşembe 01:14
"Eşek aynı çukura iki kere düşmez, kaç keredir düşüyoruz..." dedik ve "aynı çukura düşme! dikkatt..." dediğimiz "aynıçukuradüşmesevdalısı" birisi hemen basmış "beğenmedim". Ne kızıyosun yav, düşmek istiyosan o çukura, keyfin bilir, lâkin sonra da "yandımanam" çığırma.
 Misafir
 2 Mayıs 2018 Çarşamba 14:35
Talat abiye; Fazla karamsar bir yazı.Türkiye muz cumhuriyeti değil, her ne olursa olsun seçimlerini başarıyla yapacak inşallah. Gerçek trollere; Kürt ırkçılığı üzerinden siyaset ve zulüm yapan Demirtaş fanları ve CHP'den Atatürkçü'leri kovup,partiyi DHKPC zihniyetlilere teslim edenler ; Demokrasi, insan hakları, kutuplaşma gibi kavramlar üzerine ahkam kesecek en son insanlar bile olamazlar.
 Misafir
 2 Mayıs 2018 Çarşamba 09:18
Talat Bey, troller bu sayfalara döNmüşler, demek ki durumları hepten umutsuz. 2002de GÜMBÜR-GÜMBÜR gelmişlerdi, anlaşılan gidişleri de öyle olacak, GÜMBÜR-GÜMBÜR... Bence fazla zorlamaya değmez, akışına bırakmak gerek. Seçim olmayacaksa sadece umut kalmadığından, başka düşman aramaya gerek yok. Milleti kamplara ayrıldığı yeter. Herkesi kucaklamak yerine BİİİZ ve ONLAAAR diyen birisinin bunu yapacağına inansam ben de peşinize takılırdım. Eşek aynı çukura iki kere düşmez, kaç keredir düşüyoruz...
 Misafir
 2 Mayıs 2018 Çarşamba 08:52
Anlat, anlat... Helecanlı oluyoo... Kimin etrafında toplanacakmışız? Ülkeyi bu hale getirenin etrafında. Neden? Daha da beter etmesi için...
 Misafir
 2 Mayıs 2018 Çarşamba 01:22
Sayın Talât Atilla, sizi "şaşırtmayacak(lar)", çünkü atılan bumerang döndü atan(lar)ı vurdu. ""ÖCÜ" ile korkutmak da nerden çıktı anlayamadım. Başa çıktığının ilk aylarında veda ziyaretine gelen ve emekliye ayrılan danışmana önündeki yıllarda yapmayı tasarladıklarını anlatmış. Danışman "bunların onda birini yaparsanız içsavaş çıkar" deyince "çıksın, ezer geçeriz" demiş. Bunu aslında sizin de bildiğiniz ama yazmak istemediğiniz bir bilgi olarak yazıyorum. Elbette sizi de" anlıyorum". Kınayamam.
 Misafir
 1 Mayıs 2018 Salı 23:58
'ABD ve İngiltere eksenli ana güç unsurlarının, Türkiye’yi işgal ve Türk siyasetini dizayn etme planında son aşamaya gelinmesi!' diyorsunuz ama o aşamayı çoktan geçtik. Türkiye, 'geldikleri gibi giderler' sözünün kaynağı boğaza demirlemiş yabancı savaş gemisine 'misafir' olan bir cumhurbaşkanı ve daha bir ilçe başkanı iken karanlıklar prensi perle nin misafiri olan bir başka cumhurbaşkanı var. daha dizayn edecek ne kalmış.
 Misafir
 1 Mayıs 2018 Salı 15:32
ya istiklal ya ölüm ey dünya...ne bu ya..
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime