PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Beşir Atalay MİT Müsteşarı Sıkıntıya Girince Neden Kayboldu? Oysa...
Talat Atilla
YAZARLAR
9 Şubat 2012 Perşembe

Beşir Atalay MİT Müsteşarı Sıkıntıya Girince Neden Kayboldu? Oysa...

27 Nisan E-Muhtırası verildiğinde herkes ana mevzuya odaklanmıştı haliyle.  Aradan uzun zaman geçtikten sonra o gece ortadan kaybolan, telefonlarını kapatan bakanlar olduğu ortaya çıktı.

Yani renkli ayrıntıları sonradan duyduk.

Hemen her büyük gelişmenin ardından benzer şeyler oluyor. Renkli ayrıntılara uzun süre ulaşıyoruz. MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılmasının depremi sırasında gözlerimiz bu tip küçük ama renkli ayrıntıları aradı.

Hakan Fidan’la Başbakan Erdoğan’ın arasındaki bağı kuran ve Hakan Fidan’ın yükselişine katkı sağlayan kişi Beşir Atalay’dı. Atalay ve Fidan arasındaki yakınlığı Ankara’da bilmeyen yoktur.

Açılım sürecinin ana yürütücüsü olan Beşir Atalay, bu süreçte Hakan Fidan’la çok yakın çalışmış ve ünlü OSLO Görüşmelerinin de ana planlayıcısı olmuştu.  Fidan’ın Oslo’nun ses kaydında Atalay’ı övdüğünü dinlemiştik.

Habur faciasından sonra duran süreç nedeniyle Atalay’ın adı “Habur Fatihi!”ne kadar çıkmıştı.

İşte MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a yönelik operasyon gecesi Beşir Atalay’ın ne yaptığı bu nedenle oldukça önemli.

KCK operasyonlarına Beşir Atalay’ın başından beri karşı çıktığı hatta İçişleri Bakanlığı döneminde iki yıl operasyonları geciktirdiği yönünde kuvvetli rivayetler var. Aslında bunu söz konusu dönem Valiler toplantısında açıkça söylemişti de. Şimdi kendisine en yakın isme hem de KCK nedeniyle “şüpheli” sıfatıyla çağrı çıkınca, Atalay ne yaptı?

Atalay’ın o gece kendisine yakın gazetecilerle yoğun bir trafik yaşadığı Ankara kulislerine yansıdı.

Atalay ertesi gün tıpkı 27 Nisan’ın ertesi günü ortadan kaybolan bakanlar gibi ortadan kayboldu. Kendisine mikrofon uzatmak isteyen kimse Atalay’ı bulamadı.

27 Nisan’ın kayıp bakanlarıyla ilgili espriler Atalay için de yapıldı gün boyu. 

Ancak Atalay’ın uzun süredir Fidan hakkında izlediği çok ince bir taktik var.

MİT’i sivilleştirme çabalarıyla göz dolduran Fidan görevde olduğu sürede iki kritik süreçte zorda kaldı. Biri OSLO Ses kaydının çıkması. İkincisi Uludere’de yanlış istihbarat verilerek 35 köylünün öldürüldüğü iddiası…

İki olayda da Beşir Atalay çok ince bir taktik izleyerek kendisini Hakan Fidan’dan geri çekti ve Hakan Fidan’ın Başbakan Erdoğan’ın bürokratı olarak tescilledi.

Yani Hakan Fidan’la ilgili büyük fatura ortaya çıkarsa, ödeyecek kişiyi kendisi olmaktan çıkardı ve Başbakan Erdoğan yaptı.

Erdoğan da muhalefetin Hakan Fidan’a yüklenmesi sonucu refleks olarak Hakan Fidan’ı aşırı savunmaya geçti ve kamuoyunda “Hakan Fidan Erdoğan’ın bürokratı” tamlaması oturdu.

Oysa Hakan Fidan Beşir Atalay’a Erdoğan’dan daha yakın bir bürokrat.

Bu gerçek unutulurken, Beşir Atalay, son kriz sonrası bu unutmayı geri dönülemez noktaya getirmek için ortadan kayboldu.

Süreç ilerledikçe ve fatura büyürse Erdoğan, Fidan’ın asıl referansını hatırlayabilir. 

 

Talat Atilla'yı Twitter'dan da takip edebilirsiniz...

 https://twitter.com/#!/TalatAtilla

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 16:13
kozinoğlunun öldürülmesi de bu sorgulamayla bağlantılımıdır acaba diye aklınıza geldi mi hiç...
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 16:05
TOTEM-3 Son dönemlerde KCK ya büyük darbeler vuruluyor polis onlarca hatta yüzlerce KCK üyesini tutukluyor,dağda Pkk ile girilen çatışmalarda onlarca terörist öldürüldüğü gibi bu çatışlmalarda Tsk yada özel harekat çok az kayıp veriyor.Yani garip bir şekilde sihirli bir geğnek deymişçesine işler tersine döndü!!Fakaattt birde bakıyorsunuz tamda işler böylesine devletin lehine,Pkk nın aleyhine dönmüşken Bu fırtına kopartılıyor.Elinizi vicdanınıza koyup bir düşünün bu sizcede biraz şaibeli değilmi?
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 16:02
TETEM-2 Suistimal edildiğini görünce çark etti ve Pkk nın ve onun şehir yapılanması olan KCK nın üzerine gitmeye başladı ve ne hikmetse asıl fırtına açılım görüşmeleri zamanında değilde tamda devletin PKK ve KCK nın üzerine kararlılıkla gittiği dönemde patladı.Bu sizlerede birşeyler çağrıştırmıyormu?Hükümeti ve Mit i hain ve işbirlikçi ilan edenlere son gelişmeleri hatırlatmak istiyorum.Artık karakollarımız basılarak onlarca askerimiz şehit edilmiyor veya esir alınıp kaçırılmıyor tam tersi-
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 15:59
TOTEM-Herkes konuşuyor.Ama bakıyorum tüm tespitler ya lokal yada bildik hırsların ürünü.İsterseniz resme birde geniş bir açıdan bakalım.Hakan Fidan üzerine yoğunlaşan ve aslında Türkiyede istihbaratın tek elden yönetilmesi ve dış istihbarata ağıerlık verilmesine dayalı ve başına benim çok değerli ve işini çok iyi bilen biri olarak bildiğim Hakan Fidanın getirildiği bir yeni yapı oluşturuldu.Burada aylarca eleştirdiğimiz açılım dan sonra Devlet istediği sonucu alamadığını ve verdiği bu fırsatın-
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 09:24
MIT KCK ya sızmış..Eee ne olmuş. 22 donemde AK Partının içine hatta meclise sızanlar, sahte kımlıkle meclıste ellerını kollarını sallayarak gorev yapanlar, grup odalarında, komısyonlarda,AK parti milletvekıllerının yanında gorev yapanlar yokmuydu? Sahte kımlıkle mılletvekılı danışmanlığı yapan bırı vardı o kımın adamıydı kurumu neydı? Hiç meydana çıktı mı? Soruşturma bile açılmadan kayboldu ortadan. Şimdi MİT gorevını yaptı dıye gel ifadeye ne guzel Ankara valla!..
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 09:18
baştan aşagı yanlış bu yorum.Atalay kendiliğnden hiç bir şey yapmadıç Aksunun pasıf goreve atanıp Atalay'ın içişleri bakanı olmasının sebebi kontrolun Erdoğan'a geçmesıdır. Aksu talımatla hareket etmedi. 22 donemde ayrıl çağrısına kaç mılletvekılı ıle cevabını başbakana gonderdı. Çiçek,Aksu,Çetinkaya,Coşkun ayrılmaz dörtlüdür. Başbakan Atalay'a sen geri dur dedi. Bunu çok iyi biliyorum!..Çünkü talimatla yaptığı işlerden dolayı harcanacak bırı değil. Arşivi geniş. Anlarsan sn. Atilla!...
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 06:35
ülkenin gerçek aydınları da yine bunların görev dönemlerinde öldürüldüler... ve öldürenler de "bulunmadı".
 Misafir
 10 Şubat 2012 Cuma 00:57
Beşir Atalay,abdulkadir aksu,cemil çiçek 1980 li yıllardan bu tarafa her siyasi partinin içerisindeler bu kişilerde ki siyasi birikim ülke yararına ise neden faydalı bir çalışmalarını göremiyoruz eğer değilse bu kişilerin her sağ iktidar döneminde bakanlık koltuğunda oturmalarının gerekçesi nedir?Özelliklede Abdulkadir Aksu ve Beşir Atalay dönüşümlü içişleri bakanlığı yapmaktadır.Neden?Yardımcı aktör rolü pozisyonundaki ama her dönemin adamı olan bu kişiler kimdir?
 Misafir
 9 Şubat 2012 Perşembe 21:44
başbakan daha önce yaptıgı konuşmalarla müsteşarı sahiplenmişti.yine korumaya devam edecek.aksini yaparsa kendinide sorgulatır.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime