PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bizans İsmail Paşa’yı, Divan-ı Hümayün Serpil Sultan’ı istiyor!
Talat Atilla
YAZARLAR
28 Haziran 2016 Salı

Bizans İsmail Paşa’yı, Divan-ı Hümayün Serpil Sultan’ı istiyor!


 
20 gün önce Milliyet genel yayın yönetmenliğinden istifa eden Fikret Bila’nın yerine patronajın arayışları sürüyor.
Mevcut adaylara geçmeden önce üzerinden 20 gün geçmesine rağmen Bila’nın yerine neden atama yapılmadı buna bakalım...
Avrupa Kupası…
Evet, Demirören Avrupa Kupalarını izlemek için Paris’te(ydi)
Biraz da sürecin demlenmesini, patronluk katına gelecek taleplerin hazzını yaşamak istedi.
Bu arada karar vericiler arasında Mehmet Soysal’ın ismini unutmayalım.
Tezahürat yapmayan sessiz bir güç haline geldi Soysal Milliyet’te.
Milliyet’in patron koltuğu için kapışma sanıldığından daha büyük.
Koltuk için çok yönlü ve çok yerden ricalar var!
Milliyet halen önemli bir gazete.
Türkiye’nin özgül ağırlığı en yüksek 3 gazetesinden birisi olarak tanımlanabilir.
Haliyle kapışma da sancılı oluyor.
Çok kişinin ismi geçse de yarış Vatan’ın yayın yönetmeni İsmail Yuvacan ve Milliyet Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan arasında geçiyor.
Yuvacan görünürdeki favori ama son günlerdeki amansız atağı ile Serpil Çevikcan’ın öne geçtiğini söyleyebiliriz.
Bu çeviklikle devam ederse, Yuvacan’ın çok yaklaştığı ipi Çevikcan göğüsleyebilir.
Çevikcan, seveni olduğu kadar sevmeyeni de olan Ankara’lı bir gazeteci.
Üzerinde abla havası olan, anacan bayan modunda bir gazeteci.
Son dönemde de fena gazetecilik de yapmadı.
Serpil Hanımın referansları mı?
Ali, Veli, ayla, mualla tüm mahalle…
Evet, Ankara’nın GÜÇ unsurlarının neredeyse tamamı Milliyet’in bir numaralı koltuğunda Çevikcan’ı istiyor…
Bizans ve Ankara’nın çarpışması var aslında.
Sahi, kılıçların şakırtısını duymuyor musunuz?
Bizans İsmail Paşa’yı, Divan-ı Hümayün Serpil Sultanı istiyor.
 
Sanki Erken seçim var!
 
İsrail’e selam, Rusya’ya kelam derken sıra dışı bir hareketlenme var.
Önümüze gelene kafa attığımız için kolumuza girecek düşmanımız da pek kalmadı.
Barışma denemeleri güzel ama ben henüz kiminle nasıl, neden ve hangi ölçülerde barışıldığını anlamadım.
Nedensiz ve anlamsız ama nedense eski bir Ferdi Tayfur şarkısı geldi aklıma; “Bir ben miyim diye baktım ki etrafıma hepsi doğuştan sarhoş…”
Dünya’nın kafası karışık.
Niye savaştığından, neden barıştığından bile habersiz.
Son tahlilde elbette Barış en güzel seçenektir.
Diz çökmeyen barış tabi.
Diz çöktük mü, çökmedik mi henüz toz kalkmadığı için göremiyorum.
Memura şu, işçiye bu falan derken erken seçim ihtimalleri giderek güçleniyor sanki.
 
 
Akşener DP’ye gider!
 
MHP ile ilgili kaç tane mahkeme kararının olduğunu anlamak için muhasebeci tutmak faydalı olacak .
Her iki tarafta ellerinde mahkeme adresleri Gemerek’den Yargıtay’a turluyorlar.
İyi de ne olacak böyle?
Görünen şu ki;
Akşener ihraç edilecek ve Bahçeli yapacağı ittifaklarla yeniden kazanacak gibi.
Ve Akşener DP yollarına düşecek.
İlk seçimde barajı zorlar, ikinci seçimde yüzde 15’e yakın oy alabilir Akşener…
Tabi bunlar neticede tahmin.
Ne olacağını, ya da ne olmayacağını zaman gösterecek.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 9 Temmuz 2016 Cumartesi 22:14
hurmalar olgunlaşıyor, mevsim de yaz. Bu mevsimde yenilenleri çiğdir, çoook fena tırmalar adamı... acele etmemeli ama kim dinler... hani bir hatırlatmalı mı dersiniz ey okur?
 Misafir
 9 Temmuz 2016 Cumartesi 07:03
Şeref sizce sadece bir erkek adı mıdır yoksa eski bir stadyumun adı mı? Bir üçüncü seçeneğin olabileceğini düşünen var mı?
 Misafir
 28 Haziran 2016 Salı 17:00
Çok zekice olmuş talat bey. Cin gibisiniz:))
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime