PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Ne Yazık ki, Türk Medyasının Kare Kare Fotoğrafı Bu…
Ankara Kulisi
YAZARLAR
1 Temmuz 2010 Perşembe

Ne Yazık ki, Türk Medyasının Kare Kare Fotoğrafı Bu…

Yılmaz Özdil, Hürriyet'in önemli yazarlarından biri… Star Haber’in de beyin takımından…

Özdil önceki gün bir açıklama yaptı ve şöyle dedi:

’Ankara'lı gazetecilerin siyasetçilerle çok içiçe girdi. Bakan danışmanları barda dayak yiyor Ankara'lı gazeteciler bunu haber yapamıyor. Çünkü o sırada gazeteciler de, bakan danışmanlarının yanında bulunuyor. Bana göre tüm mesleklerde yozlaşma olabilir ama en ağır yozlaşma gazetecilikte var."

Özdil’in dediği doğrudur gazetecilikte yozlaşma vardır.

Ama verdiği örnek yanlıştır.

Çünkü dayak yiyen bakan danışmanı değil. Cumhurbaşkanı danışmanıdır.

Olayın tüm detayı da TURKTİME’de bir süre önce haber olarak kamuoyuna duyurulmuştur. Bu olayı sadece TURKTİME yazmış, o barda kimlerin olduğunu da aktarmıştır…

Ama Yılmaz Özdil haklıdır. Basında yozlaşma vardır… Ankara’da da vardır Özdil’in yanı başında da…

Örnek mi istersiniz…

O Ankara’da bir TV kanalının temsilcisiydi. Haftada bir gün bir saatlik program hazırlıyordu. Programına çıkacak konuklar önceden banka hesabına 10 bin dolar yatırıyor, çekimler sonra başlıyordu… Altındaki Mercedes jeep bu 10 bin dolarlarla alındı.…

O İstanbul’da büyük bir gazetenin köşe yazarı. Kapı komşusu da bir gazeteci. Camdan bakıp komşusunu gözetliyor ertesi gün köşesinde gördüklerini yazıyordu.

0 İstanbul’da bir gazetenin köşe yazarı. Bir siyasetçi ile röportaj yapıyor. Teyp kasedini MİT’e götürüp teslim ediyor.

0 Ankara’da bir köşe yazarı. Çocuğunun eğitim masraflarını eski bir milletvekili ve iş adamı üstlenmiş. Çocuğun, Paris’teki eğitim masraflarını siyasetçi ödüyor…

0 İstanbul’da bir gazeteci. Porno kasetleri Ergenekon iddianamesinin ekleri arasında…

0 İstanbul’da bir gazeteci. Önemli bir dosya ele geçiriyor. Karşılığında önemli şeyler alıyor.

O Ankara’da bir gazete yöneticisi. Muhafazakar kesim aleyhinde yaptığı haberlerle tanınmasına rağmen yönetici olmak için kendisinin “İmam Hatip” mezunu olduğunu söyleye söyleye zenginleşiyor, yükseliyor…

O Ankara’da bir gazetenin köşe yazarı. Ramazan ayında gazetesinin şoförüne, çaycısına dağıtılsın diye bir ilçe belediye başkanının gönderdiği kumanya paketlerini evine götürüyor.

O Ankara’da bir gazetenin ilave sorumlusu. Bir giyim mağazasıyla ilgili haber yaptırıyor. Giyim mağazasından üç beş adet takım elbise hediyesi alıyor.

O İstanbul’da bir gazete yöneticisi. Yeni açılan otellerin haberlerini yaptırıp, kendisi ve ailesine indirim ve o otellerin sauna ve fitness center merkezlerine ücretsiz giriş kartı alıyor. Yurt dışı daveti alan belediye başkanları lehinde yazı yazıp, o da gezilere katılıyor. Bir de eşlerinin yazdığı yemek kitaplarını ‘’Çok satanlar’’ listesinin ilk sırasına alan, eşlerinin açtığı restoranları ‘’En iyi 10 restoran’’ sınıfına sokanlar var ki.. Onlar yukarıdakilerin yanında daha masum kalıyor…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 vatandaş
 11 Nisan 2009 Cumartesi 08:33
işte bunun için rahmetli muhsin reise bu kadar yandık. adam gibi adam kalmadı olanlarıda ortadan kaldırıyorlar.
 Nesrin Savaş Kantarcı
 30 Mart 2009 Pazartesi 17:54
Allahın bile koyverebileceği bu türlerin köşelenmesi, salt arsızlıklarının sonucudur! Her biçim çirkinlikleriyle/kıskançlıklarıyla medyaya yapışanların gereksiz ve yetersizlikleri apaçık ortadadır! Sağdan soldan lâkırdıları karalayarak, yanlışları yazarak yalanı haber yaparak, insanları aldatarak, yalanları kıvırarak sözde (!) gazetecilik yapıyorlar! Sen kimm gazetecilik kim? İnsanlıktan 'söz' de edebiliyorlar! ? Sunîlik yüzlerinden akıyor bunların! Para için saf değiştiren maskeli belalar!???
 erkan uçar
 28 Mart 2009 Cumartesi 17:50
ya son dönemde en sinir olduğum şey insanların zekamla alay etmeleri.şimdi yılmaz efendi oturmuş yazmış, yazmış da adama sormazlar mı, bre gafil, cem uzan türkiyeyi soyup soğana çevirirken, devletten izinsiz bonolar satarken sen onun gazetesinde yönetici değil miydin? o olan bitene niye hiç itiraz etmiyordun. cem uzanın rakiplerini gazete ve tv desteğiyle şantaj yapılarak susturulurken niye itiraz etmezdin. ayıp yani milleti geri zekalı yerine koymaktan vazgeçin.
 yavuz
 26 Mart 2009 Perşembe 06:35
bir de isimlerini bilsek....
 Olmaz
 25 Mart 2009 Çarşamba 22:03
O ki bir internet gazetesi. Başkalarının yanlışlarını aktarırken, Yılmaz Özdil'in Sabah'ta yazdığını söylüyor. Özdil'in Sabah gazetesinden ayrılalı yıl oldu, bilmiyor.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime