PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Senin Ülken Bir Melekti Yavrum!
Talat Atilla
YAZARLAR
1 Temmuz 2010 Perşembe

Senin Ülken Bir Melekti Yavrum!

Bu ülke bir zamanlar masumdu.

Grundıg ya da Telefunken marka televizyondan evimize giren misafirlerle yetinirdik. Yetinmeyi bildiğimiz günlerdi…

Bonanza’dan, Kaçak’a, Zengin ve Yoksul’dan Uzay Yolu’na çıkardık.

Çok mu sıkıldık; Küçük Ev’de laura ile rahatlardık.

Evet, Dallas bizi biraz bozmuştu ama lusi de hoş kızdı, mahallemizdeki kızlara hiç benzemiyordu. Ceyar, adeta uzaydan gelmiş gibi bizi ürkütmüştü.

Kötü adamlara ilk toplu bedduayı Ceyar’a yapmıştık.

Annem mesela; “Gözün çıksın Ceyar, ocağın batsın!” der, ev halkı da cümleten kafa sallayıp, “Amin” derdik. Tamam, Ceyar bedduamızı tınmayıp yatak odasının çarşaflarını daha da bir sık değiştirirdi ama rahatlardık!

Kötüye direnmeyi unutmadığımız günlerdi…

Türk filimleri yalnızca Salı günleri olurdu.

Salı’yı beklerdik!

Beklemesini bildiğimiz günlerdi…

Kavunlar dilimlendirdi çiçekli plastik tabaklara.

Beyaz leblebi ve fıstık küçük kaselere…

Türk filimi başlamadan atıştırmak yasaktı.

Ev oturmalarına gidilirdi.

Annem, “Sakın önüne gelen pastaların hepsini yeme, evimizde yok sanırlar” derdi. Ölçüyü kaçırınca, öyle bir çimdik yerdim ki, moru günlerce geçmezdi.

Konu-komşu sinemaya giderdik.

Açık hava sinemalarının olduğu günler…

Ediz Hun’un, babası olduğunu söyleyemediği çocuğa, “Senin baban bir melekti yavrum!” dediği günler…

Alkışın, cenaze yerine,  Cüneyt Arkın’ın 10 küffarı tek kılıçla devirdiği zamanlara ait olduğu yıllar!

Namaz kılmayı alevi komşumuzdan, Türk destanını Kürt komşumuzdan öğrendiğimiz yıllar…

Okuyanlara masal gibi gelse de, Türkiye bu yılları yaşadı…

Perdeye son, sondan vazgeçtik, the-end bile yazılmadan bitti!

Türklüğümüzü!

Sevgimizi!

Konukseverliğimizi!

Tarihimizi!

Güvenimizi!

Egemenliğimizi!

Kalbimizi!

Bütünlüğümüzü!

Kaybettik!

Yemezler!

Ehliyet soran polislere küfür ettikten sonra AK Parti’den istifa etmek zorunda kalan Milletvekili Feyzi İşbaşaran’ın TBMM’de yaptığı Show ve açıklamaları komikti. İşbaşaran, polislerle kavgaya girmeden önce, “Poliste çete var” deseydi, acaba mı diye düşünürdük. Kişisel sıkıntılarına meşru alan açmak için söylenmiş sözlerin Türkiye’de kıymeti yoktur!

 

 

 

 

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 bahar can
 18 Ocak 2010 Pazartesi 18:31
fevzi işbaşaranın polis ile tartışma anında kamaralar hemen nasıl haber alıp çekim yapıldı bu işte soru işareti yokmu yani
 EZBER BOZDURAN
 15 Ocak 2010 Cuma 02:45
"Türklüğümüzü Kaybettik". Hayır kaybetmedik, ama tutarsız ikiyüzlü bir millet olduk. "NE MUTLU TÜRKÜM" deyip hava atarız, ama ihale yaparken (bugün) TÜRK parası yerine ABD parasını konuştururuz. Vitrindeki malların fiatını TL yerine DOLAR yazarız. Konuşurken Türkçe kelimelerin yanına İngilizce kelimeler sıkıştırırız. Evleri satarken veya kiraya verirken dolarla değerlendiririz. ABD'ye küfrederiz ama dolardan vazgeçmeyiz. Ne cins Milletiz!
 durmuş
 10 Ocak 2010 Pazar 14:54
sayın talat bey 28 şubat döneminde taha akyol un çevik bir e manifesto niteliğindeki çıkışını umarım görmezden gelmezsiniz...
 sabriye
 2 Ocak 2010 Cumartesi 13:17
Türktime köşe yazarlarına yazıp,sn Atilayı ayırmak büyük haksızlık olur.yeni senenin sizede hayırlara vesile olmasını diliyorum.
 sabriye 2
 31 Aralık 2009 Perşembe 09:35
gerekmezmi,bu sorumluluklar ORTAK değilmidir peki?ülkemde cemaatler demokrasisi yokken şimdi resmen CEMAATLER DEMOKRASİSİ olupta,laikliği DİN DÜŞMANLIĞI gibi lanse ettirilip tüm HÜR İRADELER yokolmuyormu?kısacası görevlerini layıkıyla yerine getirmeyenlerin İHLALİNİ yine biz HALK çekmiyormuyuz arkadaşlar?
 sabriye 1
 31 Aralık 2009 Perşembe 09:16
tek kişinin bütün Türkiyeye istediğini yaptırabildiği,bütün kurumların,Atatürk milliyetçiliğinin ve insan haklarının,anayasalar üzerinde DOKUNULMAYACAK hüküm dışında istedikleri DEĞİŞİKLİKLER yapılmaya,ne cezai ne hukuki ne mali sorumlulukların kalmadığı ve SİSTEMLİ bir şekilde YIPRATILMA POLİTİKLARIYLA yok edilmeye çalışıldığı,açıkçası görevlerin KÖTÜYE kullanıldığı ülkemin şuanki durumu çokmu İÇACICI?darbeyi istemeyen herkesin herşeyden önce o darbeye YOL AÇACAK DAVRANIŞLARDAN kaçınması
 Totem-3
 29 Aralık 2009 Salı 17:39
sonrası cunta yönetimi ve kaos dolu yıllardı. yeniden seçimler oldu belki ülkem ecevitle biraz kimlik ve onurlu duruş çabaları gösterdiysede çok cılız kaldı ve ülke masalcı dedenin eline geçti sonrası hep karanlık hep kaos,hep karmaşa ve kavga,sülü amcan her sıkıştığında askeri yardıma çağırdı askerle al gülüm ver gülüm oynadı.80 yılına kadar yine kardeş kavgası ve kan vardı bu ülkede sonrası yine darbe ve işkenceler dönemi.ee ben daha fazla anlatmayayım senin ülken hiç melek olamadı be yavrum..
 Hasan Tahsin
 29 Aralık 2009 Salı 17:38
Sn Atilla, Tarihe dönüp baktığımızda, kendilerini ÇAĞIN realitelerine göre GÜNCELLEMEYEN toplumlar, Güncellemesini beceremeyen toplumlar, yok olup gitmeye mahküm olmuşlardır. Değişim bir SELE benzer, Değişim karşısında dönüşümü başaramıyan toplumlar yok olmaya mahkümdurlar. Toplumu Millet yapan değerleri, çağa uygun şekilde algılayıp Güncellemek şarttır.
 Totem-2
 29 Aralık 2009 Salı 17:35
silinmeye çalışıldı bu taa ülkede inönüye muhalefet güçlenip kaynamalar başlayıncaya kadar sürdü,sonra atatürk bir tabu olarak kullanılmaya başlandı.bu ülke 1950 yılına kadar tek parti ile yönetildi halkı sefalet ve zulum içersinde kıvrandı bakmayın siz ankara ve istanbulda çekilmiş birkaç papyonlu ve döpyestli kadın resmine halkın hali içler acısıydı.ee evladım bu ülke tam demokrasiye geçti derken ülkem ilk darbe ile tanıştı ve başbakanını asan nadir ülkeler arasında yerimizi aaldık malesef-
 Totem-1
 29 Aralık 2009 Salı 17:30
Yazarın yazısını hoş bir nostaljiden öte yorumlayanlara bir pencere açayım.bu ülke hiçbirzaman pmbe bir tabloda olmadı,cumhuriyet kuruldu çökmüş yıkılmış bir ülkeye can vermeye bir düzen oluşturulmaya çalışıldı isyanlar kargaşalar gündemi hep gerdi,hele atamın vefatının ardından türkiye Atatürkün ülküsünden ve vizyonundan hızla uzaklaştı.yıllarca atam yok sayıldı resimlerinin yerine başka resimler heykellerinin yerine başka heykeller konuldu,yası bile tutulmadan koltuğu dolduruldu ve izleri-
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime