PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kes sesini oligarşi!
Talat Atilla
YAZARLAR
29 Aralık 2013 Pazar

Kes sesini oligarşi!

Yazdıklarım iyi anlaşılsın diye; yazıma, özür dileyerek kendimden başlayacağım.

Bu iktidar dahil, hiçbir iktidarın özel ilgisine talip olmadım.

Hiçbir iktidardan, en ufak bir çıkar, ya da gazetecilik torpilim asla olmadı.

Tam aksine; bu iktidar dahil, tüm iktidarların, ya hışmına uğradım, ya da ötekileştirildim.

28 Şubat sürecinde; refah-yol hükümetini eleştirirken, ordunun seçilmiş hükümete baskısına tanıklık yapınca, eleştirilerimi dondurarak; millet iradesini sınırlamak isteyen anlayışın karşısında oldum.

28 Şubatın hakim iradesi, beni, Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargıladı.

Bu satırların yazarı, “Hapis cezası alacaksın. Yazıya eklemeler yapıldığını söyle, seni kurtarayım!” diyen iradeye, “Buna tenezzül edecek adam bu satırları yazar mı?” yanıtını verdi.

Mahkeme, yüzüme, “1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldın.” kararını okurken, mahkeme üyelerinden birisinin, (DGM üç üyeden oluşurdu) müstehzi, adeta, Erol Taş’a, taş çıkartan gülümsemesi karşısında, kafamı geriye iterek, “Allah büyüktür.” diye seslendiğimde; yazı işleri müdürü, bir eliyle kolumu, diğer eliyle titreyen bacaklarını tutarak, “Sus, çocuklarım var!” diyordu.

Ben küçük, onlar küçük, ALLAH büyüktü… Cezam ertelendi.

Ve zaman aktı, Ak Parti tek başına iktidar oldu.

Bu sefer de, iktidar unsurlarının tazminatları ile uğraştım, uğraşıyorum.

Her yerde Allah, yeryüzünde Google, şahit ki;

Şartlar elverdiği kadar, iktidarın yanlışlıklarını sert şekilde eleştirdim, eleştirmeye de devam edeceğim.

Güçlü olanı eleştirmeye hemen vize veren beynim; sıfatı ya da duruşu ne olursa olsun, mazlumluk atfettiği kişi ya da kuruma karşı, elime, “Yaz” talimatı vermiyor.

Gezi olaylarındaki kalkışmada; ölen, gözü çıkan ve dayak yiyenlere üzülmemden dolayı, bu ağır başkaldırıyı bile layıkıyla eleştiremedim.

Belki de problemli bir zihin paradigmam var;

Merhamet duygum, beni zaman zaman gerçeklikten koparsa da, siyasi kriterim; millet iradesi olduğu için, seçmen iradesine yapılan saldırıya tahammül edemiyorum.

Soyadı Koç olduğu için yıllarca işleme konulmayan ama,  2. operasyon, iki gün bekletildi diye, bildiri ile yeri göğü yıkan iradeye soruyorum;

52 gün bekletilen, dershanelerin kapatılması kesinleştikten sonra, medya ile eş zamanlı yapılan bir yolsuzluk operasyonunun samimiyetine, Mazhar Osman'ın hastaları bile inanmazken, biz nasıl inanalım?

İktidar unsurları yolsuzluk yapmış olamazlar mı?

Elbette olabilir. Gücün olduğu her yer, yolsuzluklara adaydır ama bu operasyonlardaki, pusu, zamanlama ve küresel destek, fena halde sırıtmıyor mu?

Her hangi bir yolsuzluğu ortaya çıkarma girişimi meşrudur ama, yargı dahil hiç bir meşruiyet, siyasi baskı ve tahakküm aracı olarak kullanılamaz.

Bu, yolsuzluktan daha ağır bir vatan suçudur.

Gelelim cemaate...

Milli eğitim reformu gerçekleşmeden, dershanelerin kapatılmasına karşıyım ama, cemaatin bu süreçte bilerek ya da bilmeyerek aldığı rol, iddia ettiği varlık nedenine ters düştüğü gibi, hizmet algısına kendi elleriyle vurduğu bir bıçak hükmündedir.

Cemaat üyelerini; Fethullah Gülen Hoca'nın sağ kolu ve sözcüsü Hüseyin Gülerce'nin müthiş sözlerine emanet ediyorum;

 "Benim ülkemin Başbakanı'nı yabancılar gönderemez. Başbakan'a içeriden, dışarıdan tertip yapılmasını hazmedemiyorum. Yargıdaki direncin, hukuk ve adalet adına yapıldığına inanmıyorum..."

Ve son sözüm;

Erdoğan'a duyulan nefret, vatan sevgisinin de önüne geçiyorsa; o oligarşiye, "KES SESİNİ" demekten onur duyarım.

 

 

 

Ah bu siyasetçiler!

 

27 Aralık 2013 tarihli yazımda; sübjektif, tamamen gözlemlerime dayandığının altını ısrarla çizdiğim bir anket yayınladım.

Melih Gökçek'ten, Mevlüt Karakaya'ya; BBP Lideri Mustafa Destici'den, Mansur Yavaş cephesine kadar sitem telefonları aldım.

Gökçek, "en yakın rakibimin 14 puan önündeyim" derken, Mansur Yavaş cephesi, "4 puan farkla 1. partiyiz" iddiasında bulundular.

Ankara MHP adayı Mevlüt Karakaya ise, "2 günde 1 puan nasıl indik?" siteminde bulundu. Arayanlar içinde en mantıklı sözleri, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'den işittim. Bana, "Geçen seçimde % 3 oy aldık. Başta Keçiören olmak üzere 6 ilçede iddialıyız. % 1 oy mantıklı değil" diyerek gayet kibar bir izahta bulundu.

Verdiğim oy oranları; sübjektif, hiç bir bilimsel veriye dayanmayan olgulardır.

İyi niyetli eleştiriler beni yanlış yapmaktan korur ama bana psikolojik baskı yapmaya çalışanlara değer vermem. Özellikle beni, yakınındaki insanların telkinlerinin etkisinde kalarak değerlendirenlerin eleştirilerini ciddiye almam.

Uygun zamanlarda tahminlerimi yapmaya devam edeceğim.

 

*Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gazetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 1 Ocak 2014 Çarşamba 04:24
herkesin yen yılı kutlu olsun. yalnız yorumlara bir eleştirim var : İran'a ambargoyu ABD koydu. ABD NATOyu eyaleti gibi gördüğü için ambargoya zorluyor.Oysa mesela İsrail İranla ticari ilişkilerini koruyor ve Knesset İran'ı düşman ilan etmemiştir.Artı ABD-İran ticaret hacmi 2012de 251.1 milyar USD ABD satışı ,2,1 mlyar dolar İran.2013 yılı Ekim ayına kadar ABD ihracatı 247.7 mlyar USD,İrandan ithalat 2.2. mlyar USD. Haliyle ABD ambargosunu alıp g.tune sokabilir.Bu konuda AKPyi eleştirmeyiniz.
 Misafir
 31 Aralık 2013 Salı 23:39
Tüm yurttaşlarımın yeni yılını AYDINLIK-ayırımsız-telekulaksız-ayakkabıkutusuz-soygunsuz-hapissiz-ıslakimzasız-bibergazsız-copsuz-tomasız-cambazabak'sız ve HUZURLU günler yaşamaları dileklerimle kutluyorum.
 TOTEM
 31 Aralık 2013 Salı 17:06
Sayın Talat Atilla nezdinde tüm TÜRKTİME ailesinin yeni yılını kutlar başarılarının devamını temenni ederim. Umarım yeni yıl ülkeme huzur,güven,istikrar ve kardeşlik duygusu insanlarımın yüreğine de bir parça vicdan,sağduyu ve samimiyet bağışlar.Sevgiler..
 hulya
 30 Aralık 2013 Pazartesi 15:46
Vatandaştan ne istiyorsunuz? NATO'nun ambargosunu sırf yakınlarına para kazandırmak için deldi ama vatandaşa gelince ölürseniz ölün dercesine füze kalkanını dikti.Ülkemizde füze kalkanını diktiği bu kuruma karşı şimdi kendisi için vatandaşın kafa tutmasını istiyor.Çok geç başbakan çok geç..
 hulya
 30 Aralık 2013 Pazartesi 15:17
Nato'ya kafa tutmak için daha onurlu bir sebebimiz olamazmıydı? "Ülkemde bir tek canlının bile zarar görme ihtimaline karşılık füze kalkanını istemiyorum" diyemezmiydi?
 hulya
 30 Aralık 2013 Pazartesi 14:18
Sayın Atilla,hala benim ülkemin başbakanını kimse gönderemez şarkısı çığırıyorsunuz.Bizim başbakanımız kimsenin umurunda bile değil.Onlar bop eşbaşkanını güvenilmez olduğu için cezalandırıyorlar.Vatandaş ise bu olaydan mütevellit devletinin bir simsar gibi ucuz alıp pahalıya fatura etmek suretiyle bazı kimselere çıkar sağladığını öğrenmiş bulunmaktadır.Şimdi ne yapmak lazımdır?
 hulya
 30 Aralık 2013 Pazartesi 14:02
Kahramanlık dedikleri bildiğin simsarlık yani.Totem'in akrep ve kurbağa hikayesi geldi aklıma,Ak parti Akrep'e ne çok benziyor değilmi? Vatandaş sırtına aldı onu bir güzel soktu, NATO aldı o'nu da soktu:) Soran olursa "napim fıratım böyle" desin artık...
 FRONTAL
 30 Aralık 2013 Pazartesi 13:47
bir cazibe merkezi haline dönüşmüştür. Ben Başbakan Erdoğan’ın liderliğine olan güvenim nedeniyle Türkiye de yatırım yaptım. Gelişen dünyada en önde giden Türkiye ve Türkiye’nin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir Müslüman olarak gurur duyuyorum. Bunları diyen bir İranlı iş adamı . Bizdeki bazı zır cahillerde başbakanımızı yerden yere vuruyor. Dünya farkında fakat bizim bazı vatandaşlarımı z at gözlükleri ile dolaşıyorlar.
 FRONTAL
 30 Aralık 2013 Pazartesi 13:44
Bütün dünya, Türkiye'nin gelişip ilerlemesinin farkında iken ve başbakanımıza hayrdnlıklarını ve güven duyduklarını belirtirken, kendi halkı at gözlüğü takıp 3 maymunu oynamakta. İranlı iş adamı olan zencanı bakın. Bakın başbakanımız ve Türkiye hakkında neler söylüyor : ERDOĞAN’IN LİDERLİĞİNE OLAN GÜVENİM NEDENİYLE TÜRKİYE DE YATIRIM YAPTIM.Son yıllarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde gelişen Türkiye, sadece benim için değil, Müslüman ülkelerin sermaye sahipleri için-
 hulya
 30 Aralık 2013 Pazartesi 13:14
İran ambargosu'nu delmeyi kahramnlık diye bizim alkışlamamızı istiyorlar.Yanlış anlamıyorsam İran'dan ucuz alıp, ülkeye pahalı alınmış gibi fatura edilen bir şey bu kahramanlık dedikleri.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime