PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Erdoğan, PKK'ya Karşı Neden Yalnız Bırakılıyor? Kurtulmuş, Bakan ve Belediye Başkanı Olabilir!
Talat Atilla
YAZARLAR
6 Ağustos 2012 Pazartesi

Erdoğan, PKK'ya Karşı Neden Yalnız Bırakılıyor? Kurtulmuş, Bakan ve Belediye Başkanı Olabilir!

Çıplak gözle bakıldığında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı makamına talip olmasını anlamlandırmak kolay değil.

Köşk, bu haliyle icracı bir lideri tatmin edecek yetkilerden oldukça uzak bir koltuk.

Oysa Başbakan, icranın başı olmakla birlikte tek işaretiyle Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı ve TBMM Başkanı’nı seçtirecek güçte bir lider.

Geçtiğimiz 10 yılda görüldü ki bu gücünü sonuna kadar kullanarak istediğini, istediği makama seçtirdi.

Bu haliyle ABD Başkanı’ndan bile daha yetkili olan Erdoğan anlaşılıyor ki, yazılı olmayan başkanlığını yasal bir metin haline getirmek istiyor.

Erdoğan için asıl önemli olan parti liderliği ve kadrolarını kime bırakacağı?

Erdoğan’ın Numan Kurtulmuş gibi önemli bir isimle el sıkışması kendi hareket alanını genişletirken, Başbakanlığın en kuvvetli adayı Abdullah Gül’ün canını sıktı. Gül&Erdoğan arasındaki yakınlığın derecesini bilmeyenler için minik bir anekdot anlatayım;

Gül’ün Bakanlık yaptığı dönemler…

Basın toplantısı yapan Erdoğan muhalefete sert sözlerle yüklenince, Gül, masanın altından Erdoğan’ın bacaklarına, “Aman, sus!” mealinde vurur.

Başka hiç kimsenin cesaret edemeyeceği bu davranışa Erdoğan, susarak olumlu yanıt verir. Gül&Erdoğan dostluğu işte böyle bir yol arkadaşlığı…

Gelelim sıcak gündeme; Gül’ün Ahmet Sever aracılığı ile “Aday olabilirim” mesajının yankıları Erdoğan’ın, Gül’ü ziyaretiyle şimdilik sona erdi.

Cumhurbaşkanı Gül, Erdoğan’ın ziyaretinden sonra, “Başbakan’la hukukum kardeşten öte” diyerek polemiği buzdolabına kaldırdı.

Öyle görünüyor ki, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olduğu bir Türkiye’de, Abdullah Gül’ün Başbakanlığı olağan akla daha yatkın görünüyor.

Numan Kurtulmuş’la ilgili süreç konusunda hiç kimse net bir bilgiye sahip değil ama gelen bilgilere göre Başbakan Erdoğan, Numan Kurtulmuş’u İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapacak.

Tabii bu bilgi kesin değil.

Kurtulmuş’un Başbakan ve 2. adam olma rezervi halen diri ama şu andaki veriler Kurtulmuş için İstanbul seçeneğinin masadaki en kuvvetli ihtimal olduğunu gösteriyor. Eylül’deki muhtemel kabine değişikliğinde Kurtulmuş’un dışarıdan Bakan olarak atanma ihtimali de oldukça kuvvetli.

 

Başbakan PKK’ya karşı neden yalnız bırakılıyor?

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın iktidarı sürecindeki hükümeti yönetme reflekslerini ölçü aldığımızda, kendisine itiraz edilmesinden hoşlanmayan bir lider olduğu açık. Başbakan’ın eleştiriye açık olmayan bu refleksi yüzünden Türkiye’nin geçirdiği süreç, artı ve eksilerin akılla hesaplanamadığı tuhaf bir dönem olarak hatırlanacak.

İsrail’e çektiği, “One minute” restinin de etkisiyle Ortadoğu’da efsane olmaya bu kadar yakınken, neredeyse tüm Ortadoğu ile hasım olmamızı hangi akıl izah edebilir?

Bu ve benzeri yüzlerce paradoksa rağmen Erdoğan’ın Türk siyasetinde fenomen hali devam ediyorsa, bu yalnızca onun başarısı değil, muhalefetin de beceriksizliğidir. Başbakan’ın hafızada kalacak onlarca hatasına rağmen özellikle son iki senedir PKK’ya karşı neredeyse tek başına verdiği mücadele müthiş.

Evet, belki ortam yumuşar diye PKK unsurlarına geçmişte yüz veren de, Habur rezaletini bize yaşatan da Başbakan ama bu PKK bağlamında hatalarından ders çıkarmış bir Erdoğan var karşımızda.

Güneydoğu’da devletle tek köprü Başbakan Erdoğan kaldı.

Güneydoğu’dan Erdoğan ve AKP’yi çıkardığınızda karşınızda ne yazık ki yalnızca PKK kalıyor.

Şunu anlamakta zorlanıyorum; Başbakan’ın eleştirilmeye layık onlarca icraatı var ama PKK’ya karşı net duruşu muhalefet ve gazetecilerden güçlü desteği hak etmiyor mu?

Başbakan’a duyulan kin, üniter yapının bozulmasından daha mı önemli?

Millet olarak, sapla samanı ayırmayı ne zaman öğreneceğiz?

Kin, bizim en kutsal değerimiz mi oldu?

Başbakan Erdoğan’ı PKK mücadelesinde yalnız bırakan muhalefet ve gazetecilerin iftar vaktinde şehit edilen Mehmetçiğe üzüldüklerine inanmıyorum.

Onlar egolarının esirleri…

Hiç kimse boşuna rol yapmasın.

 

Türkiye ya tampon kuracak, ya vuracak!

Aldığım bilgilere göre ABD Dışişleri Bakanı Clinton’ın Türkiye ziyaretinin tek gündemi var. Türkiye’nin Suriye sınırına tampon bölge kurması, ya da Türkiye’nin Suriye’yi vurması seçeneklerinden hangisinin seçileceğine ABD ve Türkiye beraber karar verecek. 10 gündür 3. Tugay Suriye sınırında tatbikat yapıyor. Türkiye’nin ABD’den geçmişte çekik güç benzeri problemlerin yaşanmaması için de gerekli önlem ve güvenceleri de alması bekleniyor. Türkiye’nin önündeki seçenek kısıtlı. Ya tampon bölge kuracak, ya da Suriye’yi vuracak!

Çile!

İslahiye çadır kentinde tuhaf gelişmeler yaşanıyor. 7 bine yakın Suriyeli’nin yaşadığı çadır kentte mültecilere dağıtılan yemekler yetersiz geldiği gibi çocuklar için açılan okul da kapatıldı. Suriyeliler’in kendi aralarında oluşturduğu ve Türk yetkililerle köprü görevi yapan Alimler Meclisi aylardır muhatap bulamıyor. Haberiniz olsun; İslahiye çadır kenti bu haliyle her türlü provokasyona açık görünüyor.

Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gazetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Ooof of
 13 Ağustos 2012 Pazartesi 18:43
Sn TOTEM; Yazdıklarımı sallamak olarak değerlediriyorsan buna diyecek bir şeyim yok. şunu şunu oku diyecek halimde yok. Sana ben 'sallarken' sen üstün entelektüel düşücelerini bizimle paylaşmada diyemem sadece biraz daha sade-öz yazsanda söylemek istediklerin laf kalabalığında kaybolmasa demek istedim. sağlıcakla kal.
 Misafir
 13 Ağustos 2012 Pazartesi 14:40
Talat Bey;_Gündem dışı olacak ama- KPSS de iki yıldan beridir sıralama bozulmadan; Genel Kültür alanında Siirt, Bingöl, Muş, Batman, Bitlis, Ağrı, Adıyaman, Tunceli illeri birinci sırada yer alıyor. TRuncelİ'de milletvekili bile güvende değilken, sınav güvenliği nasıl sağlanıyor. PKK Korumasında 'Toplu kopya' mı var ne dersiniz??
 Misafir
 13 Ağustos 2012 Pazartesi 12:50
chp içindeki tek kılıçdaroğlu muhalifini pkk kaçırdı. pkk chp'yi yine yardım ediyor anlaşılan. gündemi pkk'nın oluşturmasına izin vermemeli hükümet. bu bir chp pkk oyunudur dikkat edelim. chp'ye seçim öncesi güç vermek için kaçırıldı adam.
 TOTEM
 12 Ağustos 2012 Pazar 21:52
Peki neden sen salt beni eleştirmek yada sallamak için yorum yazıyorsun Off rumuzlu vatandaş?Sen ne istiyorsun?Siz istediğiniz gibi sallayın ben eyvallah deyip susayım mı?Bence beni eleştireceğine kendin dahil konu ya hiç değinmeyip sadece benimle uğraşanların durumlarını bir analiz et olur mu? güzel kardeşim.
 Ooof of
 12 Ağustos 2012 Pazar 20:41
Sn TOTEM, 'Biliyorum şimdi paralı yada körleşmiş fanatikler saldırıya geçecek ama ben cevap vermeyeceğim' demişşsin. arada misafirde yoksa 52yorumdan 11'i senin allahtan cevap vermiyorsun yoksa yanmışız.
 Misafir
 12 Ağustos 2012 Pazar 01:02
Görüslerine fikirlerine cok saygi ve cosku ile baktigim sevgili Atilla Bey, bu yazdigim analizik yorum köse yaziniz ile ilgili olmamasina ragmen,siteniz de sol görüslülere gösterdiginiz inceligi muhafazakar yurdumun insanina göstermeniz de ne gibi sakinca var ki bunlari mahrum birakiyorsunuz,Sizce zamani ve vakti gelmedimi bu donanimda olan birini getirmekte.Bence, size ve sitenize bu yakisir.Y.Saygilarimla
 TOTEM
 11 Ağustos 2012 Cumartesi 04:16
Biri birşey söylüyor ve sen onun söylediklerine,hayır kardeşim haksıozsın ve yamnılıyorsun diyemiyorsan demekki sen haksızsın ve yanılıyorsun!ve eğer sen verecek bir cevabın olmayınca saldırmayı ve hakaret etmeyi seçiyorsan o zaman sen artık şuurunu yitirmiş ve militanlaşmışsın demektir.Sayın yazar a muhalefet edenlerin yaptıkları tek şey yazarın kişiliğine saldırıp sen bir şey bilmiyorsun demek!eğer bilmiyorsa ve sen çok biliyorsan öğret be kardeşim:)
 TOTEM
 10 Ağustos 2012 Cuma 01:04
Ne yapsak ta kurtarsak diyerek mecliste buluşurlar.Sizlerin gözleriniz bunları görmüyorsa hiç olmazsa araştırın mukayese edin her ortaya atılan dolmaya atlamak yerine değerlendirin ve bir muhakeme süzgeçinden geçirin.O zaman gerçekleri görebileceksiniz.Biliyorum şimdi paralı yada körleşmiş fanatikler saldırıya geçecek ama ben cevap vermeyeceğim sadece kendilerini yırtsalar da kendimce gerçekleri yazmaya devap edip tutarsızlıkları ortaya dökeceğim.SEvgi ve saygılar.
 TOTEM
 10 Ağustos 2012 Cuma 01:01
Peki ne değişti de bu vatandaşlar orduyu yıpratma deyip bunları dile getirenlere ordu düşmanı yaftası vururken şimdi her saldırı misli ile karşılık bulurken pkk militanlartı görünmezlik hallerinden görülür ve vurulur hale gelmişken ve tek operasyonda 1115 terörist öldürülürken şimdi kıyametleri kopartıyorlar.Söyleyeyim KEndi taraf subayları gitti ve yenileri geldi!O zaman bunca rezilliği savunanlar şimdi ki başarıları karalamaya çalışıyorlar.14 Ağustosta Bdp ile CHP Sıkışan Pkk lıları,
 TOTEM
 10 Ağustos 2012 Cuma 00:58
Esnada birtek Pkk lı vurulmazken yine bu nasıl olur diyordum ve sayın yazarlar ve gazeteciler ve tüm şimdi bağırıp çağıranlar sen ordu düşmanısın diyorlardı.Yıllar önce karakol sisteminin ve karakolların pozisyon olarak yanlış yerlerde olduğunu söylüyordum ve karakolda uyuyan askerin bölge güvenliğine zerre katkısı yok diyordum ama dinleyen yoktu şimdi herkes bu konuyu konuşuyoır dün bana kızıp orduyu yıpratma diyenler şimdi tüm güçleri ile orduya saldırıyor ve karakolları sorguluyorlar!!-
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime