PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Mesele; Kozmik Oda Gazetecileri!
Talat Atilla
YAZARLAR
5 Kasım 2012 Pazartesi

Mesele; Kozmik Oda Gazetecileri!

Size vereceğim bilgilerin anlaşılması için önce flashback yapalım.

Tarih 26 Aralık 2009…

Arınç’a yönelik suikast iddiasını soruşturan sivil savcılar Ankara’da özel kuvvetlere bağlı Genelkurmay kozmik odasına girdiler. Cumhuriyet tarihinde ilk kez yaşanan bu olayın perde arkasında oldukça sancılı çekişmeler yaşandı.

Asker, savcıya kozmik odayı açmayınca savcı, ilgili hâkimi olay yerine çağırdı. Askeri personel, hâkime de geçit vermeyince dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Aslan Güner olay yerine geldi. Uzun tartışmaların ardından savcılar ikinci denemesinde mühürlü odaya girdiler.

Kozmik Oda’da Arınç’a suikast girişimi ile ilgili bir bulguya rastlanmadı ama medya/ordu ilişkilerini sorgulatmaya değer 20 civarında gazeteciye ait materyallere ulaşıldığı söyleniyor. Bu gazetecilerin; Genelkurmay 2. Başkanları, genel sekreterler, milli güvenlik kurulu sekreterleri ve yardımcı elemanlarla kurdukları organik/yarı organik ilişki ve görüşmelerin arşiv kayıtlarına ulaşıldı.

Bu 20 gazeteci içinde 8 gazeteciye özel ve ayrı bir paragraf açılmış. Başka bir deyimle Genelkurmay 8 gazeteciyi VİP olarak değerlendirmiş.

Genelkurmayın elinde bulundurduğu materyallerin ne kadarının objektif ve doğru olduğunu bilemem ama 28 Şubat dönemindeki faaliyetleri nedeniyle bazı gazetecilerin yargılanacağı söylentisini besleyen temel unsurun, bu kozmik oda’dan çıkan materyaller olduğu söyleniyor.

Altını yeniden çizmemde fayda var; söz konusu gazetecilere yönelik bilgilerin ne kadarının doğru ve objektif olduğu ayrı, bu gazetecilerin KOZMİK ODA ile bağlantıları iddiası ayrı bir konu. Mevcut durumun fotoğrafını yorum yapmadan çekiyorum. Yani, ordu ile ilişkilerini gazetecilik çerçevesinde sürdürmesine rağmen, bulanık suda av yapılmak istenen gazetecilerin de olabileceğini unutmamak gerekir. Tam da bu yüzden isimlerini yazmıyorum. Yalnız sübjektif olarak şu yorumu yapabilirim; Başbakan Tayyip Erdoğan’ın üzerine basa basa gazetecileri eleştirmesinin nedeni, bazı gazetecilerin KOZMİK ODA ile olan rutin dışı bağlantılarını bilmesinden kaynaklandığını düşünüyorum.

Kozmik Oda’da PARMAK İZLERİ olduğu söylenilen gazetecilerden bir kısmının görevleri şöyle;

1) Büyük gazetede yazan eski yayın yönetmeni.

2)Yine büyük bir gazetede yazan eski yayın yönetmeni.

3) İyi satan gazetelerinden birisinin yayın yönetmeni.

4) Çok satan bir gazetenin yazarı.

5)  Az satan bir gazetenin yayın yönetmeni.

6) İşsiz.  

 

Medyaya Dümbüllü’nün kavuğu yakışır!

Liseye yeni başlamış bir delikanlı bile devlet memurunun siyasi otoriteye bağlı olduğunu bilir. Buna rağmen Cumhuriyet yürüyüşünde hükümetin emrini yerine getirdiği için Ankara Valisi Alaattin Yüksel eleştiriliyor. Şüpheniz olmasın; Devlet memuru Yüksel, siyasi otoritenin emrini dinlemese, aynı medya, “Başbakan’ı takmadı!” diye yine hedef gösterirdi. Yani, medya yine İsmail Dümbüllü’yü aratmadı! Güçlüden tırsıp, zayıfa kükreyenlerin yazdıkları hiç inandırıcı olmuyor! Bitmedi! Medyanın bir bölümü Alaattin Yüksel’i 28 Şubat’ta askerin yanında olmakla itham ederken, bir kısım medya da, Yüksel’i İzmir Valiliği döneminde, kordon boyunda içki yasağı getirmekle itham ediyor. Oysa iki icraatın temel dinamiklerini besleyen hassasiyetler bambaşka… Bence bu medyaya Dümbüllü’nün kavuğunu verelim! Pek yakışır!

Kim, neye güveniyor?

Yerel seçimler yaklaşırken, başkent kulislerinde belediye başkanları ile ilgili dedikodular ve değerlendirmelerde artıyor. İşte başkentin önemli belediye başkanları ve seçimlerdeki en büyük kozları:

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek:  En büyük şovu, Ulaştırma Bakanlığı’nın en azından iki hattını seçimlere yetiştireceği metroyla yapacak. En güvendiği kozu da, 20 yıllık tecrübe ile edindiği siyasi manevra yeteneği. Veysel Tiryaki ve Mesut Akgün’ün büyükşehir için şansları yok. Babacan ve Bakan Yıldırım en ciddi rakipleri. Özellikle de Babacan… Neresinden bakarsanız bakın, Gökçek’in en çok zorlanacağı dönem önümüzdeki yerel seçimler.

Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık: Seçimlere kadar bitireceği büyük bir çalışmaya imza atamadı. Ancak ilçedeki rutin hizmetlerde fazla aksama yaşanmaması Çankayalı’ya “buna da şükür” dedirtti. En büyük kozu merkez medyadan aldığı tam destek.

Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak: Çok kayda değer işler yapamadı ama Başbakan Tayip Erdoğan’ın evinin önüne yapacağı Gümüşdere Ihlamur Vadisi projesi iddialı görünüyor. En büyük kozu ilçesi ve partisindeki iyi ilişkileri. Parti üst yönetiminde gücü yok denecek kadar az.

Mamak Belediye Başkanı Mesut Akgül: Selefi Gazi Şahin’e göre daha başarılı olması en büyük avantajı. Ancak ses getiren tek icraatı olmadı. En büyük kozu arkasında duran birkaç parti büyüğü. Aday olmayabilir. Belediye içinde ciddi muhalifleri var.

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar: Önemli projelere imza attı. En büyük kozu ilçesinde sevilmesi ama aday gösterilmeyebilir. Kılıçdaroğlu ile şahsi dostluğu var ama aday gösterilmesi kolay görünmüyor.

Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna: Kulislerde en çok eleştirilen AK Partili belediye başkanlarından birisi. Ancak en büyük kozu da Başbakan Tayyip Erdoğan’a olan yakınlığı.

Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel: Selefi Serhat Kemal Yılmaz’dan sonra ilçede ne yapsa zaten başarılı gözükecekti. En büyük kozu Devlet Bahçeli’ye tam bağlılığı.

Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı: Ankara’nın en başarısız belediye başkanlarından birisi. Ortaya koyduğu hiçbir eser olmadı. Önümüzdeki seçimlerde kullanacağı kozu yok.

 

 *Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gazetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 OWLEYE
 6 Kasım 2012 Salı 19:39
Bahse mevzu olası parmak izi sahipleri için ortodoks tarzı şiirsel bir günah çıkarma ayini düzenlenecek ve belki sürtünmeden açığa çıkan ısı enerjisi doğalgaz sorunu yaşayacağımız kış aylarında yurdumuz bireylerini ısıtacak ...,kim bilebilir...Şahsen belediyelerde kendilerine toplumsal ıslah cezası karşılığı 2 yıl park görevliliği işi verilmesi de uygun olabilir...Korku içerisinde gece uyandığında, yanıbaşına saplı hançer gören Nizamülmülk vardı 900 yıl önce...,
 TOTEM
 6 Kasım 2012 Salı 15:01
Bu adamı desteklemekten vazgeçelim mi diyecekler?Hayır zira iyi yapıyormuş diye düşünüyorlar şuan ordu Akp yi indirse sevinç çığlıkları atacak modern,demokrat ve çağdaş insanlar çok! Siz isim vermiyorsuınuz be verebilirim ama ne farkeder ki?Bir dönem size bazı bilgi ve belgeler yollamayı düşünmüştüm ama sonra bunun hiçbir faydası olmayacağını gördüm.Çok şeye şahit olup bilmenin beş kuruşluk değeri yok.İnsanlar şartlanmış takım tutar gibi taraf tutup üçmaymunu oynamak hoşlarına gidiyor.
 TOTEM
 6 Kasım 2012 Salı 14:58
Aslında herkes herşeyi biliyor.Aslında birilerine birşey kanıtlamanıza gerek yok o dönem kimlerin asker ile yakın işbirliği içerisinde olduğunu onları savunanlarda biliyorlar sorun şu ki;Bunu doğal ve olması gereken olarak görüyorlar.Balbay için kıyametler kopartılıyor ama ben Balbayın Genelkurmayın personeli kadar orada zaman geçirdiğini biliyorum ama bunu yazsam ne olacak?Bana muhalefet edip saldıracak olanlarda zaten bunu biliyorlar ama umurlarında değil!siz vay anasını demek öyleymiş o zaman
 Misafir
 6 Kasım 2012 Salı 10:07
devam ulkemızın sıyası güçlerıne baktıgımızda uzulerek ıfade edeyımkı güçlulerın elınde bır maşa halıne getırılmek ıstenmeketedır işte buyuzden halk denetımınden uzak demokrası oturmamış mıllet vekıllıgı kursu dokunulmazlıgıyla sınırlı kılınmamış yolsuzluk dosyaları zaman aşımına uğramış mazlumun HAKKINI yıyen bır takım nuvelerın oluşrugunu ıfade ederımkı işte buyuzden halkın ısteklerı ANADOLUDA karşılanamamıştır HALKIN BAĞRINDAN ÇIKAN ÇALIŞKAN INSANLARA DEGER VERÇEGIZ----
 Misafir
 6 Kasım 2012 Salı 08:51
mustafa beyzadeoğlu DUNYA sıyasetı gunumuzun siyası eylemlerını ne YAZIKKI belırlemede işte BU YÜZDEN ESAS MESELE YUKSEK DIBLOMASI MESELELERIDIR efendı kım neye güveneçegını ŞİMDİYE KADAR ANALAMIYAÇAK BIR KAREKTERDE ISE O ADAMLARA SAKIN GÜVENMEYIN o adamlar derken esasgüç kaynagını mılletten ve HAKTAN almayan adamlara demek ısterım bu mılletı pek tabı UYUTMUŞLAR avrupa arasındakı uçurum-u buyutmuşler İŞİN İÇİNDE İŞVAR BU İŞİ ÇİDDİYE ALMAK ZORUNDAYIZ KADER KISMET OYUNU DEGIL
 Misafir
 6 Kasım 2012 Salı 00:09
O kadar çok esere takmışsınız ki bilmeyen belediye başkanı seçmiyoruz da sanatçı seçiyoruz sanacak.Eser önemlidir ama daha önemlisi halk ile kurulan diyalogtur ve halkın sevgisini ve kalbini fethetmektir.Menderes Türel Antalyada çok çalıştı seçimi kazandı mı?Eser bahane sevgi şahane
 Misafir
 6 Kasım 2012 Salı 00:05
Çankayada kimsenin hizmet beklentisi olmadığı için rahat yoksa çoktan CHP ninkaybetmesi gerekirdi.Aday değişikliğine giderek görüntüyü kurtarıyor.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime