PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Neden herkes kendi işini yapmıyor?
Talat Atilla
YAZARLAR
14 Mayıs 2014 Çarşamba

Neden herkes kendi işini yapmıyor?

Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun CHP’ye lider olma arzusu sır değil. Ayrıca, Cumhurbaşkanı adaylığı için de zemin yokladığı biliniyor.
Feyzioğlu’nun her iki makama aday olmaya elbette hakkı var ama temsil ettiği makamların gücünü sıçrama tahtası olarak kullanmaya çalışması, kendi değerini azalttığı gibi, temsil ettiği makamın toplumsal algısına da zarar vermiyor mu?
Barolar Birliği Başkanı sıfatıyla yaptığı her açıklama, medyada zaten üst düzeyde ilgi görüyor.
İlla, Başbakan’ın olduğu bir ortamda siyaset konuşmak, popülizm arayışından başka nedir?
Feyzioğlu, MHP Lideri Bahçeli ve CHP genel başkan yardımcısı Loğoğlu’nun gösterdiği tepkileri hak etmiştir.
Askerin dahi siyasi konuşma yapmamasına alışmış bir Türkiye’ye, kendi ikbal ve şöhreti için, koyu siyaset yapmak, en basit tabiri ile ‘rol çalmak’ değil midir?
Hayır, Feyzioğlu doğru yapmıştır!” diyenlere, muhalefet de cüppe giyerek avukatlık yapsın yanıtını versem, ne dersiniz?
Herkes, bir başkasının mesleğine, işine göz dikmek zorunda mı?
Basın dünyasında da, birkaç karpuz taşıma sevdalılarından yıllarca şikâyet etmedik mi?
Gerçi; gazinocuya, sanatçıya, berbere köşe verilen bir Türkiye’de, Barolar Birliği’nin, gölge ana muhalefet liderliğine soyunmasını yadırgamamak lazım ama yine de yazmadan geçemedim.
 
Çağdaş pişekar!
 
80’ler dizisi, TRT 1’in prestij yapıtı.
Dekorundan oyuncularına, içeriğinden repliklerine kadar, nefis bir dizi.
O yılları yaşayanların bile unuttuğu ne varsa, Rasim Öztekin’den Şoray Uzun’a, Yasemin Çonka’dan Vural Çelik’e, bizi zaman makinası ile 80’lerin tam ortasına atmayı beceriyorlar ama beyaz renkteki siyah hemen fark ediliyor.
80’ler dizisi ile ilgili ne zaman bir konu açılsa, “Figüran Osman gibi yılların duayenine neden minik bir rol verilmiş. Jenerikte bile ismi yok!” itirazlarını işitiyorum.
Vatandaş, çok haklı.
80’lerin hayran kitlesi, tam bir Yalçın Özden hayranıdır. Çünkü, siyah beyaz televizyon günlerinden, günümüze kalan tek fenomen, Yalçın Özden’dir.
Dizinin başarılı yapımcısı Birol Güven’i tanırım.
Satranç oynar gibi dizi yapar.
Belli ki, gözünden kaçmış ama 80’lerin kitlesinin radarı hala taş gibi!


*Bu yazı Talat Atilla'nın Güneş Gazetesi'ndeki köşesinden alınmıştır...
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 16 Mayıs 2014 Cuma 03:33
Daha önce REZAnın önüne yatan BAKAN vardı. AKPcilerin AVANTAsı olmadığı yerde kendini YERE ATTIĞINI GÖRDÜNÜZ MÜ? Bu defa SOMA kömürlerinin sahibini cansiperane savunan bir başbakan görüyoruz. REZAnın "beni içeri atarsanız konuşurum" benzeri bir durum var galiba, "kendi işini yapan" bir başbakanın bu kadar cevvalleşmesi manidar değil mi?
 Misafir
 16 Mayıs 2014 Cuma 00:11
lütfen tarafsız olun .
 Misafir
 16 Mayıs 2014 Cuma 00:07
bu kadar insafsız olmayın talat bey metin bey hiçte bir yoklama yapmadı ono yapılan o hareket çokmu güzeldi.
 Ooof of
 15 Mayıs 2014 Perşembe 23:25
gazetecide gazeteciliğini yapsa keşke. Heryer bir haber. hadi yolsuzlukları, 3 ayda bir çöken duble yolları çalıyorlar ama çalışıyorlar diyerek göz ardı ediyorsunuzda; 12 yıldır başbakanlık yapıp, ülkenin kaderini değiştirecek HSYK kanununda ve anayasa değişikliklerinde tüm uyarıları göz ardı eden ve sonrasında beni keklemişler, sulu dereye götürüp susuz getirmişler, şaşkın şaşkın devlet yönetmişim diyen ve sorumluluğun gereğini yapmayan bir başbakan var. bunu görmeden derdiniz Feyzioğlu, bravo
 Dkapkiner
 15 Mayıs 2014 Perşembe 12:28
Yazarları eleştirmek benim hep karşı çıktığım bir olaydır ama bu olmaz ki.Talat Atilla gibi bir gazeteci nasıl böyle bir şeyi savunur anlamıyorum?Bu Anayasa ile kontrol altına alınmış parlamenter sisteme inanmamaktır sn.Atilla.Yani bırakınız diktatör tayyip istediğini yapsın siz işinize bakın demek ne demektir?Ki onların işi budur.Siz basın olarak böyle mi yapıyorsunuz?Milli İradenin sadece sandıkta kullandığı bir oydur geri kalan kontrolleri işte bu örgütlere bırakmıştır.Çok yazılır da...
 Misafir
 14 Mayıs 2014 Çarşamba 14:11
Başbakan ve AKP yıllardan beri yargıyı yerden yere vururken, niçin hukuk bitirip cübbe giymedi de, şimdi barolar birliği eleştiri yaptığında siyasete gir şeklinde açıklama yapmasını çok seviyesiz buluyorum
 Misafir
 14 Mayıs 2014 Çarşamba 13:59
Sn.Atilla,siyaset yapmak sadece,TBMM,meclisinde,bulunan zevatın tekelindemidir?siyaset,yoksa,tüm canlıların,yaşam biçimimdir.Oy atmak,için,sandığa,gitmek,siyaset değilmidir?o oyu kullanan vatandaşın,sadece,oy kullanmayamı hakkı vardır?siyaset hakkında,cümle kuramaz hakkı,hangi kriterlere göre yasakdır?Baro başkanı beğenirsiniz beğenmessiniz,eleştirel,hakkı, yokmudur?eğer,bir yerde,herkes,aynı,düşüncedeyse,orda kimse yokdur,Sn atilla.
 Misafir
 14 Mayıs 2014 Çarşamba 12:47
Once bu soruyu kendinize bir sorun.Turk time son yillarda isini,tarafsiz haberciligi gercekten yapiyormu acaba!
 hulya
 14 Mayıs 2014 Çarşamba 12:18
Başbakan'ın milletvekili bebekleri “Araştırma önergelerinin temel hedefi Meclis’i tıkamak" diyor.Yani biz işçi hassasiyetinden filan anlamayız.Eğer muhalefet bu konuda hassas ise "Milletin Hizmetkarı" bizlerin dikkatini çekmek için ortalığı karıştırıp seslerini duyursalardı diyor.Şimdi soruyorum: Başbakan uçakla olay yerine yetişip başsağlığı dilemek şöyle dursun, oraya çadır kursa ne faydası var?
 hulya
 14 Mayıs 2014 Çarşamba 12:07
Başkalarının yaşamlarını hiçe sayıp, kendi bir tek canı için görülmemiş tedbir almak Başbakanlık görevimidir?
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime