PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Erdoğan merkeze, AKP milli görüşe yanaşıyor!
Talat Atilla
YAZARLAR
14 Ağustos 2012 Salı

Erdoğan merkeze, AKP milli görüşe yanaşıyor!

Başbakan Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı yolunda kendisine ayrı partisine ayrı yol çizdi. İlker Başbuğ ve bazı Ergenekon sanıklarına açık desteğini, ilk turda yüzde 51’i bulma çabası olarak görmek gerekiyor. Erdoğan kendi çizgisini böylece yavaş yavaş merkeze çekmeye çalışıyor. Önümüzdeki dönemde yavaş ama istikrarlı biçimde Erdoğan’dan benzer merkez adımları görebiliriz. Partisi için ise Erdoğan tam tersi bir oyun kuruyor. Köşke çıksa bile kendisine sadık kalan parti isteyen Erdoğan, çözümü Milli Görüş çizgisine dönüşte bulmuş görünüyor. Kendisi merkeze kayarken partisine çıkardığı gömleği yeniden giydiriyor.  Bu hem partinin bünyesindeki liberal isimlerin egemenliğine geçmemesi için bir supap hem de Abdullah Gül’lü dönemde Erdoğan’ın partiye hakimiyetini sürdürmeye devam edebilmesi için önlem. Ekrem Erdem’in bu iş için merkez olduğunu bilmek gerekiyor. Parti il kongrelerinde tamamen Milli Görüş çizgisinde isimlerin yükselişine sahne oldu. HAS Parti bütünleşmesiyle bu daha da pekişecek ve Milli Görüşçüler partiye tamamen egemen olacak.

Unutkanlık mı?

AKP İran konusunda geç de olsa bir uyanış sürecine giriyor gibi.  Başbakan, Dışişleri Bakanı’nın ardından son olarak Bülent Arınç, İran konusunda sert açıklamalar yaptı. Milli Görüş çizgisi İran konusunda gerçekleri unutması ya da görmezden gelmesiyle bilinir. Binlerce insanın katledildiği tarihi Hama Katliamı’nda İran’ın sorumluluğunu görmezden gelip İran’la yıllar boyu sıkı fıkı ilişki geliştirmişti Refah Partisi. AKP döneminde de bu görmezden gelinmeye devam edildi. Suriye sorunu patlayıp da İran eski çizgisine sadık kalarak Hama benzeri katliamlara silah ve lojistik desteği verince bir uyanış başladı. Lakin tren kaçtı. Uluslararası alanda İran’a verilen destekle Türkiye çok şey kaybetti. Suriye konusunda İran’ın açık destek vereceği öngörülemedi. Sadece Hama katliamını hatırlamak İran’ın gerçek yüzünü görmeye yeterdi ama ilginç biçimde Milli Görüş çizgisi İran konusunda unutkan!

Arınç’tan bomba bilgi

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, geçen hafta Ankara Temsilcilerine iftar yemeği verdi. Yemekte, İran konusunda sert konuşurken uluslararası çapta olay olacak bir bilgi verdi. Arınç, İran’la MİT’in istihbarat paylaştığını söyledi. Bu cümleyi bazı temsilciler haberlerinde hiç kullanmazken, bazıları ise yazılarının içine gömdü. Temsilcilere “haberi görememişler” demek haksızlık olur. Görmemelerinin nasıl olabildiği ise son dönemin pek çok örneğiyle bilinen bir süreç. Arınç bu sözleri söyledikten sonra İran’ın PJAK’la mücadele ettiklerini zannettiklerini ama aslında İran’ın hiç mücadele etmediğinin ortaya çıktığını, bu sırada teröristlerin başka yerlere kaydırıldığını söyledi. Durumun vahametine bakın. Türkiye PKK-PJAK konusunda çok kritik istihbaratı İran’a veriyor ve İran bunu kullanarak işi pazarlığa çevirip kendi topraklarından militanları kaydırmayı başarıyor. Bizim PKK’yla yaptığımız pazarlıkların nasıl rezaletle sonuçlandığını düşününce, bizim istihbaratımızla İran’ın elde ettiği başarıya helal olsun diyesi geliyor insanın. Kaydırılan o teröristler şimdi başka noktalardan Türkiye’ye saldırıyor. Arınç’ın verdiği bu bomba bilginin ardında ne bombalar vardır ama Ankara temsilcileri bu kadar suskunsa gazetecilik açısından gerisini siz düşünün.  

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın var!

Türk basınının efsane ismi Rahmi Turan yakında yeni bir gazete ile sahalara tekrar geri dönecek. Arkadaşım Ersin Tokgöz Rahmi Turan’la çok kapsamlı bir röportaj yaptı. Röportajın tamamı Perşembe günü turktime.com’da yayınlanacak. Ancak o röportajdan ilginç bir detayı ben şimdiden sizinle paylaşmak istedim. Şimdiye kadar sayısız gazete çıkaran ve çoğunu tiraj şampiyonu yapan Rahmi Turan’a bu kez ciddi bir muhalefet var: Eşi Emel Turan hanım. Çalışkanlığı ile bilinen Rahmi Turan’ın gazete ile uğraşırken eve zaman ayıramadığını söyleyen Emel Hanım ancak son birkaç yıldır doya doya birlikte vakit geçirdiklerini söyleyip, yine eski tempoya dönünce Rahmi Turan’ı evde göremeyeceğinden endişe duyuyor. Bir eş için son derece makul ve anlaşılabilir bir talep. Ama gazeteci eşi olmanın, hele hele Rahmi Turan gibi bir ismin eşi olmanın bedeli de galiba bu.

Gözlemim şu ki; Emel hanım diğer zamanlarda olduğu gibi yeni gazetede de tüm muhalefet şerhine rağmen eşine destek verecek.

 

*Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gazetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 TOTEM
 18 Ağustos 2012 Cumartesi 15:50
Evet bu akşamdan itibaren Artık Güneşin ve denizin tadını çıkartacağım bir tatile giriyorum biliyorum buradaki arkadaşlar bir süre beni göremeyince çok üzülecekler ama artık bağırlarına taş basıp bekleyecekler:))Sayın Atilla,sizin nezdinizde tüm Türktime çalışanlarının da Ramazan Bayramlarını kutlar nice bayramlara birlik bereberlik ve huzur içerisinde girmemizi temenni ederim.
 TOTEM
 15 Ağustos 2012 Çarşamba 17:26
Ben yıllar önce Gülen cemaati ile Erdoğanın farklı çizgilerde olduğunu ve Gülen cemaatine Abdullah Gül ün daha yakın olduğunu yazmıştım.Ama bu konuda ne söylesek boş zira önyargılar ve boş sloganlar ve korkularla beyinleri yıkanmış insanlara ne kadar detay anla-tsan ne kadar çok veri ortaya koysan boş zira onlar yine aynı bildik türküyü çığırırlar.Gerçekten anlama konusunda özürlü insanlarla tartışmak çok zor.Papağan gibi sen ne söylersen söyle aynı şeyleri tekrarlıyorlar.
 Dkapkiner
 14 Ağustos 2012 Salı 19:00
Alahını seversen yapma Talat Atilla.4+4+4 gibi Türkiyeyi karanlığa götürecek bir uygulamayı;hem de"Cumhuriyet artık bitmiştir,yerini islami yapıya bırakmalıdır."diyen bir bakanla beraber;hem de bu işi İHL Derneğinin tasarısını hazırladığı yasa ile yapan biri merkeze dönüyor ha.Tayyip hep bunun hayaliyle yaşamıştır.Yani Türk Milletine kendisini merkezde bir siyasetçi olarak kabul ettirmesi hayaliyle.Çünkü,o zaman işi daha kolaylaşacaktır.Nasıl inanırsın bu adama anlamıyorum?
 hulya
 14 Ağustos 2012 Salı 12:19
Hep TAKTİK,hep TAKTİK,daima TAKTİK.Neye karşı,kime karşı ne için?
 Misafir
 14 Ağustos 2012 Salı 09:44
Demek ki B.bakan şimdiye kadar Milli Görüş gömleğimi çıkardım diye yıllardır takiye yapmış,bakalım yıllardır tv'lerde dolaşıp bunların farkli olduğuna halkı inandırmak için dil dökenler kendilerini nasıl hissedecekler ve kendilerini nasıl savunacaklar,bir de aydınız diyorlar kendilerine,ayrıca Erdoğan'a güvenip Erbakan'dan ayrılanlar kandırıldıklarını düşünüyorlar mı?
 Misafir
 14 Ağustos 2012 Salı 08:36
Ak partinin milli görüşe dönmesi fikir bakımından değil ancak bugüne kadar en diri teşkilatların milli görüşçü olmasındandır.Ak partiyi ciddi sınav beklemektedir dolayısıyla teşkilatçılık yönü ağır basan milli görüş tabanlı kişilerin tercih edilmesi doğrudur.İran konusunda ümmet aklından devlet aklına transfer demek gerekiyor.Ak parti devleti öğrendikçe Devlet aklının gereğini yapıyor.İranlılar söylemeye gerek yanlış yapıyorlar.Birazda kıskançlık içindeler.
 Misafir
 14 Ağustos 2012 Salı 05:32
Pek anlayamadım mı desem?İhlas holding'in Türkiye gazetesi Savak-Mit gerginliği diye manşetten vermedimi bu haberi?şimdi sorum şu; kıssadan hisse vermek yedekte bekletilen güçlere mi kaldı,tamamen tesadüfi mi,milli görüş hassasiyetimi,bana sıra gelsin artık beklentisi mi?Habercilikte basiret ve belagat havası konduramadım ben bu olaya???
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime