PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Seval Türkeş 15 Yıllık Suskunluğunu Bozdu!
Talat Atilla
YAZARLAR
11 Kasım 2012 Pazar

Seval Türkeş 15 Yıllık Suskunluğunu Bozdu!

MHP’nin 10. Olağan Kongresi’nde Alparslan Türkeş’in eşi Seval Türkeş’in olmaması dikkatimi çekti. Davet mi edilmemişti, kendisi mi gelmemişti? Seval Türkeş’i aradım. Israrla konuşmak istemedi. Hatta, yarım saatlik konuşmamızın yarısı Seval Türkeş’i konuşmaya razı etmek için geçti. Seval Türkeş, MHP’nin efsane lideri Alparslan Türkeş’in vefatından 15 sene sonra ilk kez konuştu. Ve gerçekten bir konuştu, pir konuştu. Buyurun…

-      Seval hanım MHP Kongresi’ne siz mi gelmediniz, davet mi edilmediniz?

-      Konuşulacak çok sey var ama 15 yıldır ağzımı açmadım. Şimdi de konuşmayacağım. Kusura bakmayın.

-      O zaman siz gelmediniz kongreye. Bence Başbuğ eşi olarak gelmeniz gerekirdi.

-       Ne münasebet? Niye gelmeyim? Davet edilmediğim için gelmedim.

-      Kamuoyu sizin bilinçli olarak geri çekildiğinizi, MHP ile ilgilenmediğinizi düşünüyor. Madem aksini söylüyorsunuz, niye davet edilmediniz?

-      Toplum önünde utandıracak bir davranışım mı olmuş da davet edilmemişim? Ben MHP’nin kiracısı değil, ev sahibiyim. MHP yönetimine soracağınız soruyu bana soruyorsunuz. Ne bayramda, ne kongrede, bırakın daveti, hatırımız dahi sorulmadı. Bu, Türk-İslam töresine terstir. Başbuğ’un mirasının üzerine oturanlar, Başbuğ’un hanesine ne vefa, ne saygı göstermemişlerdir.

-      Şaşırtıcı. Kamuoyu bunları bilmiyor. Gerçekten böyle mi? Kızmayın ama inanmakta zorlanıyorum.

-      Hiç zorlanmayın. Türkeş’in 20 yıllık eşi olmanın ötesinde, Başbuğ’un dava arkadaşıyım. Fizik-Matematik mezunu 23 yaşında gencecik bir bayan olarak Rahmetli Türkeş’le evlendim.

-      Türkeş’le iyi geçindiniz mi? Hani, “Bu davanın çilesini çekmek” diye bir deyim vardır.

-      İşte o deyim tam bana uyar. 2 çocuğa baktım. Başbuğ hapisteyken her gün çamaşırını yıkayan, yemeğini götüren benim. Ömrümce bu davanın teknesini yoğuran benim. Herkes bilir. Başbuğu benim için, “O’na saygısızlık edenin ağzını yırtarım” derdi.

-      Bu davanın çilesini çektiğinizi ispatlayan somut kanıtlar var mı?

-      Kusura bakmayın ama tuhaf sorular. Siz, hiçbir şey bilmiyorsunuz.

-      Bilmediğim için soruyorum zaten hanımefendi…

-      Bakın, bana hapishaneden yazdığı bir çuval mektup var. Şahinlerin dansı kitabında bana yazdığı mektupta, “Sen imanlı, ihlaslı, akıllı ülkücü bayan Türkeş’sin “ diyen rahmetli Başbuğ’dur.

-      Daha netleştirirsek, sizi tasfiye etmek isteyenler mi var?

-      Soru, soruyu açıyor. Cevap vermek durumunda kalıyorum. Evet, aynen öyle.

-      Niye?

-      Bana değil, onlara sorun.

-      Onlar derken!

-      Kime, hangi soruyu soracağınızı da bilin artık değil mi?

-      Yavaş yavaş onu da öğreneceğim inşallah. MHP’nin lideri mi sizi tasfiye etmek istiyor?

 

-      Sorularınızla beni yönlendirmeyin lütfen

 

-      Rica ederim ama MHP demek lider demek. Yani, “Lidere biat şerefimizdir” geleneğinden gelen bir yapı, lidersiz hareket edebilir mi?

 

-      Bunu geçelim lütfen.

 

-      Peki, tasfiyede kalmıştık. Oradan devam edelim isterseniz.

 

-      Beni tasfiye etmek isteyen erkek egemen yapı şunu unutmasın; kökünden kopan ağacı, ya el, ya sel alır. Çok fazla konuştum yeter bu kadar. Size iyi günler.

-      Size de iyi günler de; Oğlunuz Ahmet Kutalmış Türkeş’in AK PARTİ’den vekil olması mı kızdırdı acaba MHP yönetimini?

-      Evladım anlamsız sorular bunlar. Ben Türkeş Bey vefat ettiği günden bu yana ne saygı ne vefa var diyorum. Siz neler diyorsunuz. Ahmet’in olayı 3 günlük olay. Ayrıca Ahmet’i (Kutalmış Türkeş) Ülkücüler tasfiye edildiği için Başbakan Erdoğan çağırdı.

-      Başbakan ülkücülere sahip mi çıkıyor o zaman?

-      Tamam ama, gerçekten tamam.

-      Yok, onu da merak ettim.

-      İyi günler.

-      Size de…Talat Atilla/Güneş

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 23:26
Bazı genç arkadaslar bilmezler, BAŞBUĞUMUZUN vefatının ardından,koltuk hesapları yapıldı,BAŞBUĞ un kıymetlileri birer birer partiden uzaklaştırıldı,SEVAL HANIMEFENDİ,doğruları söylemiştir.Bilmeden yargılamayalım,iftiraya girer...
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 21:52
pekiyi neden mhp den millet vekili olmadinda mussinyazicoglunun partisinden millet vekili adayi oldunuz asil siz kacdiniz partiden simdi mhp yukseldikce kotulemeler baslar.
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 18:19
Bence oturup dusunun neden Ahmet Kutalmis AKP milletvekili? Neden Koray Aydin, Devlet Bahceli gibi sizin tabirinizle has ulkuculerle beraber degil!!!!! Biz hep bu on yargi VE tevekkulsuzlukten kaybediyoruz. Gorunuyor ki kaybetmeye de devam edecez. Sunu da ekleyim TURKES Ailesine dil uzatmak kimsenin hatti degildir.... Turkes demistir ki Islam'in 6. Sartini koymak gerekse "haddini bilmek" olurdu. Haddimizi bilelim.
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 18:15
Arkadaslar, oncelikle ihanet kelimesinin manasini birkez daha sozlukten bakip iyice anlayalim. MHP de durup hatta orada yonetici olup devamli hakaret ettiginiz AKPye destek vermek ihanet olmuyor ama kendi kimliginiz ve durusunuzla MHP disinda bir partiden milletvekili olmak ihanet oyle mi? Abdullah Ocalani Turkiyeye sokan, 3 Kasimda cikip erken secim isteyen, sagliginda da vefatindan sonra da devamli Turkes'e celme takmaya calisan MHP yonetimi sadece MHP de oldugu icin ihanet etmemis oluyor dimi
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 18:10
Herkesin yorumlarini okudum ve sasirdim. Ne kadar kolay yargisiz infaz yapmak, bir kisinin hakkinda kendi dogru sandigi dogrulari baz alarak yorum yapmak hatta Ona iftira atmak. Kimse bu yazinin icerigini ve mesajini anlamamis yazik :( Ayrica, bir arkadas Basbug yasa AKP ile kiyasiya muhalefet ederdi gibi bence komik bir yorum yapmis. Basbug yasaydi diye bir varsayimi su platformda yapamayiz. Basbug yasaydi boyle bir ortam olmazdi ona bakarsaniz. (Devami var)
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 16:04
Devlet ve millete sevgi, saygı, bağlılık kimsenin tekelinde değil. Kimse ucuz fedailik yapıp, fikir, ve ortamları karalamaya kalkmasın. Başbuğ'un manevi miraslarından biridir Hanımefendi. Sözüde, duruşuda açık. Saygılı olmalıyız...
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 15:47
senin ki nasıl vefadır anlayamadım.sen kocanın kurduğu partiyi bırakıp oğlunu akp den milletvekili yaptırmakla davaya ihanet etmiş olmuyormusun ?eşinin ölüsüne bunu yapan sağılığında hizmetinden ve hürmetinden söz edemez.
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 12:26
Seval Türkeşoğlunu akepe milletvekili yaptığı an MHP'liliği bitmiştir.Büyük vatansever ve Türk'lüğün yüce Başbuğ'un kemiklerini daha fazla sızlatmasınlar.Seval hanım ve oğlu bir milletvekilliği uğruna dava'sını satmışlardır.YERLERİNDE DÜZGÜNCE OTURSALARDI,herkes saygıyla anardı.
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 10:25
Otur oturduğun yerde. Bırak ülkücüleri senin korumasına ihtiyaçları yok. Sen davayı satan oğluna bak.
 Misafir
 12 Kasım 2012 Pazartesi 09:59
Öncelikle TalatAtilla'nın gazeteciliğini ve sorularını mıhteşem bulduğumu belirteyim.Kendine gazeteci diyenlerin örnek alması gerekli bir soru soruş ve yönlendirme örneği.Ancak Bayan Türkeş'in de buna katkısını unutmayalım.Sanırım epey dolmuş ama BENCE EN ÖNEMLİSİ MHP'nin ev sahibiyim diyen birinin ve onun oğlunun MHP'yi ve Türkeş'i anlamadığını ispat eden "Başbakan'ın çağırması ve siyasi çıkar için tıpış tıpış gidişi" olsa gerek.Sayın Türkeş şu an olsa hükümete karşı SAVAŞTA EN ÖN SIRADA OLURDU
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime