PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Vatandaşa THY, Hizbullah'a devlet jeti tahsis edildi!
Talat Atilla
YAZARLAR
6 Mayıs 2013 Pazartesi

Vatandaşa THY, Hizbullah'a devlet jeti tahsis edildi!

Suriye'deki kriz gittikçe derinleşirken Suriye rejiminin Türk uçağını düşürmesi, Türk şehirlerini pervasızca vurması ve sınırlarımıza havan mermilerinin düşmesi devam ediyor. Değiştiği söylenen angajman kuralları da anlamını gittikçe yitiriyor.

Batılı düşünce kuruluşlarında iç karışıklığın başlamasıyla gündeme getirilen Suriye'nin Balkanlaştırılması, iktidarın “açılım süreci” ve Hizbullah'ın binlerle ifade edilen militanlarıyla katılması ile ete kemiğe bürünmeye başlamış görünüyor.

Suriye'nin Balkanlaştırılması ne demek?” derseniz, yeterince kan aktıktan sonra zayıf merkezi yönetime sahip Müslüman bir toplum ve güçlü otonomi, hatta bağımsız yapılara sahip azınlıkların ortaya çıkartılması olarak özetleyebiliriz.

Bu yöntemin ilk ayağında açılım süreci ile birlikte PKK’lıların Suriye’ye yerleştirilmesi ve buradaki devlet yapısına el koymaları var. Bu ayak ilerliyor. Diğer ayakta ise;  özellikle son dönemde Homs ve Hama bölgesinde Hizbullah militanlarının gerçekleştirdiği Sünni katliamları ile bölgenin Nusayri-Şiileştirilmesi ve Suriye'nin kıyı şeridinden Lübnan'a kadar uzanacak yeni yapı var.

Burada ilginç olan ise hükümetin tutumu. Lübnan'a iş amacıyla giden Aydın Tufan Tekin isimli vatandaşımız Şii silahlı bir grup tarafından kaçırılmış ve Suriyeli Muhaliflerin elindeki Lübnanlıların serbest bırakılmaması halinde ölümle tehdit edilmişti.

Devlet unsurları devreye girmiş ve kaçırılan Lübnanlıların serbest bırakılması için muhalifler nezdinde girişimlerde bulunmuş ve Avad İ. adındaki kişi serbest kalmıştı.

Aydın Tufan Tekin Lübnan'dan THY tarifeli uçağı ile dönerken söz konusu Hizbullah militanı Avad, beraberinde Türk kamu görevlileri nezaretinde devletin özel jeti ile, pamuklara sarılarak Lübnan'a teslim edildi.

Lübnan'a ticari bir maksatla giden Türk vatandaşının kaçırılarak, her ne kadar İran'a hac (!) için gittiği iddia edilen ancak birçoğu üst düzey Hizbullah militanı olan, hatta aralarında Hasan Nasrallah'ın akrabalarının da olduğu söylenen bir grup Lübnanlının kurtarılması için Türkiye'ye şantaj yapılması ve bu şantaja hükümetin direnmemesi çok ilginç. O zaman dünyanın her köşesinde sizinle problemi olan bir grup, vatandaşlarınızı kaçırıp şantaj yaptığında hepsine boyun mu eğeceksiniz?

Türkiye bu şahısların serbest bıraktırılmasıyla ne elde edecektir?

Böylelikle Türkiye'nin hacıları (!) kaçıran gruplar üzerinde etkinliği olduğu, hatta günü geldiği zaman terör gruplarını yönlendirdiği şeklinde uluslararası kamuoyunda bir algı meydana getirilmesi için hasımlarımıza koz verilmiyor mu?

Bu fotoğrafla Dünya’ya, “Türkiye terör guruplarını yönlendiriyor” görüntüsü oluşturuluyor izlenimini verirken, diğer yandan Hizbullahçılar Türk devletinin uçağıyla kurtarılıyor. Bu fotoğraf Türkiye’ye ileride ciddi zararlar verebilir.

 

 

Süpermen’i yere indiren kahraman: KARA MURAT

 

ABD, süper güç algısını oluşturuken, Örümcek Adam, Texas, Tom Miks, Hulk, Rambo, Rocky, Süpermen gibi uçuk ve hayali kahramanlarından büyük ölçüde istifade etmiştir.

Dünyanın her yerinde, özellikle yetişme çağındaki çocukların şuur altına, “Yenilmez Armada” imajını oluşturan unsur, ABD’nin sinema ve çizgi roman piyasasındaki başarısıdır.

ABD’nin bu psikolojik savaşı, kendilerine, Vietnam ve Irak’a attığı bombalardan daha etkili bir yayılma imkanı verdi. Hatta, işgallerde attığı bombalarla ölen insanlar yüzünden imajları sorgulanırken, tam aksine, sinema ve çizgi roman kahramanlarının verdiği sempatiyle, dünyada sorgusuz sualsiz kabul gördüler.

Kötülüklerini, bazen, gökyüzünde uçurdukları Süperman’ın pelerinine, bazen de, Rambo’nun eldivenlerinin arasına sakladılar.

İşte tam bu kuşatmanın ortasında çıktı Kara Murat...

Attığı ok, Süpermen’ın pelerinini, çektiği kılıç, Rambo’nun eldivenini parçaladı.

Bu coğrafyanın çocuklarını, kendi kahramanı Fatih’in Fedaisi Kara Murat’la tanıştıran kitabın yazarı duayen gazeteci Rahmi Turan oldu. Filimleri çekilen, kuşakları derinden etkileyen Kara Murat ( AŞK ve KAN) Bilge Karınca Yayınevi tarafından yeniden piyasaya çıkarıldı. Yalnızca nostalji için değil, yeni neslin kendi kahramanlarını tanıması için de KARA MURAT’ı okumalarını öneriyorum. İlk baskısı tükenmek üzere olan KARA MURAT kitabı bazı kitapçılarda kalmadı. Bu yüzden 0212 522 42 49 numaralı telefondan, ya da, [email protected] adresinden isteyebilirsiniz.

 

 

Birand’a niyet, Gökçek’e kısmet!

Beyaz TV koordinatörü Osman Gökçek, en yakınlarından bile gizlediği iddialı bir belgesel hazırlığı içinde. Osman Gökçek, bu belgeselle, Mehmet Ali Birand’ın ömrü yetmediği için gerçekleştiremediği, “Erdoğan Belgeselini” çekiyor.

Peki, bu süreç nasıl başladı? Anlatalım…

Erdoğan’ı uygun bir yerde yakalayan Osman Gökçek’in, “Efendim, sizin hayatınızı belgesel yapmak istiyorum. Buna izin verir misiniz?” sözlerine, Başbakan Erdoğan olumlu yanıt verdi. Erdoğan’dan izin alan Gökçek’in, neredeyse, babası Melih Gökçek hariç hiç kimseyle paylaşmadığı, Erdoğan belgeseli için, 3,5 milyon civarında para harcadığı söyleniyor.

 

İkiz skandal!

 

Sağlık Bakanlığı, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kiraladığı ve yüzde 90’ı halen boş binaya stopajlarla birlikte aylık 390 bin, Urankent'teki binaya yine stopajlarla birlikte 180 bin lira civarında kira ödüyor.

Yani, Sağlık Bakanlığı yalnızca iki binaya her ay yarım milyondan fazla boşuna para akıtıyor. Geçen yazılarımda belgesini bastığım İkiz Kuleler'in Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kiralanmasında, Bakan adına Müsteşar imzası yerine, bir bakanlık personelinin imza atması da tam bir skandal. Eski Bakan Recep Akdağ döneminin bürokratlarının bu akıl almaz icraatlarının hesabını umuyorum ki yeni Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu layıkıyla soracaktır.

 

*Bu yazı Talat Atilla’nın Güneş Gazetesi’ndeki köşesinden alınmıştır…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 13 Mayıs 2013 Pazartesi 11:18
Dünyada hiçbir zaman halk hareketi olmamıştır.Hiçbir hareket önderi yoksa başarıya olamaz.Suriydeki olaylara bu gözle bakmak gerekir.Suriyedeki olaylara bu pencerden bakmak gerekir.Emperyalizmin hükmü kalmamıştır .Tunusta libyada Mısırda yekpare bir muhalafet ve tükenmiş bir iktidar vardı.Burada ise kenetlenmiş bir iktidar ile dağınık bir muhalefet var.
 TOTEM
 11 Mayıs 2013 Cumartesi 22:12
Tüm bu gerçekler göz önünden kaçırılmaya çalışılıyor ve hiçbir kanalda bu gerçekler dillendirilmiyor ancak bu iç siyasetin bir sonucu değil küresel gücün bir genel dayatması ve propaganda yöntemi. Daha çok şey yazabilirim ancak aslında gerçeği herkes biliyor bu olay Suriye rejim yanlısı örgütlerin işi değil tam tersi Türkiye ve Dünyada kamuoyu yaratmayı amaçlayan ve planı ince ince işleyen ajanların saldırısı. vesselam olan benim şimdilik sayısı 43 olan yitip giden vatandaşıma oldu.
 TOTEM
 11 Mayıs 2013 Cumartesi 22:12
Suriye de oynanan bildik ve kirli bir oyun ve biz bu oyunda en hevesli nefer olarak bu çamuru üzerimize sıçrattık ve korkarım ki bu olay,çamurun sadece en küçük zerreleri,Bu konuda yanılmayı tüm kalbimle umuyorum ancak görüntü bu. Suriye de bir halk hareketi yok,Suriye’de bir halk direnişi yok tamamen emperyalist devletlerin oluşturup palazlandırdığı lejyonerlerden kurulu bir çapulcular hareketi var.
 TOTEM
 11 Mayıs 2013 Cumartesi 22:11
Maalesef reyhanlıda meydana gelen bombalı saldırıda onlarca vatandaşımız ölmüş ve yaralanmıştır.Bu olay bizim yanlış Suriye politikamızın ilk hasat ürünlerinden biridir. Televizyonları izlerim onlarca strateji uzmanı!! Dinledim hepsi emperyalizmin avukatlığını ve yönlendirme politikası görevini en iyi şekilde ifa etme yarışındaydılar adeta. En başından beri Hükümetin Suriye politikasını eleştirdim ve bunun kendilerine en büyük zararı vereceğini savundum!
 TOTEM
 11 Mayıs 2013 Cumartesi 22:10
Bu olay burada yazmama kararıma küçük bir ara verdirdi ve başka bir şeyde yazmayacağım.Bizler eblehçe bir taraf güdüsüne girmeden kalbimizin ve vicdanımızın söylediklerini ifade edebilecek kadar cesur ve objektif olabilirsek bu ülke daha iyi yerlere gelecektir.Doğruya doru,yanlışa yanlış diyebilecek kadar cesur bir kalbe sahip olmalıyız diyerek düşüncelerimi yazmak istiyorum.
 Misafir
 10 Mayıs 2013 Cuma 16:09
Bebekkatiliyle yapılmış ONBİR YILLIK PKK-AKP ORTAKLIĞInın pislikleri ortaya saçılalı bu kadar yorum bombardımanına uğramamızı kimse açıklayamaz. Hepsi de tek elden hazırlanmış, tek konuya odaklı,sadece kişisel "uslup farkı" verdirilmiş, argümanları bile aynı, insanları bezdirip susturmaya yönelik bir KOMPLO bu. Eminim farkındasınız, hepsi de "birilerinin bizlere yutturmak istediği" bir zehiri yutturma telaşında. Akil maşaları bile farklı değil, pusulası bozuk, rotası şaşmış, dolaşıyorlar.
 Misafir
 10 Mayıs 2013 Cuma 15:22
Sayın Atilla Güneş gazetesinin PKK çekilmesiyle ilgili ikircikli bir başlığı vardı.Artık şu HAVADA karada adam öldürten PKK ilerde lazım olur diyen agaların söylemlerine itibar vakti geçmedi mi????
 Misafir
 9 Mayıs 2013 Perşembe 02:25
Kınayın kınayın.Kınamak iyidir!..Kına yakmak iyi değildir.
 Misafir
 8 Mayıs 2013 Çarşamba 12:56
Atila Bey, Vicdan teraziniz bozulmuş, ülkenin akılsız muhalefetine şirin görünmek için olur olmaz konularda hak ihlali yapıyorsunuz. Devlet, vatandaşını kurtarmış, hala üstüne senaryo yazıyorsunuz. Hizbullah elemanının dediğiniz şekilde naklinin pek çok gizli sebebinin olabileceğini neden varsaymıyorsunuz.Bu iflah olmaz ve şifa bulmaz tavırlar için sizi kınıyorum.
 Misafir
 8 Mayıs 2013 Çarşamba 09:10
Aslolan bir Türk vatandaşının burnunun dahi kanamadan yurda getirilmesidir.Gerisi lafı güzaftır.Türkiye yurt dışında vatandaşını çekip almıştır ve gözü yaşlı aile bırakmamıştır.Hükmün geçmediği bir coğrafyada edebiyat yapılmaz.Orada bir otorite yok.Türkiyeye laf söyleyen aynaya baksın.Amerikanın ingilterenin vs orada hükmü geçiyor mu?Süper güçler ama yok.Çünkü orada otorite yok
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime